SAĞLIK
Sosyal Güvenlik Reformu şimdiden deforme oldu
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı" nihayet kanunlaştı. Bu Kanunla birlikte 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu reform olmaktan çıktı ve kevgire döndü. Reform deforme oldu. İstisna beraberinde diğer istisnaları getirmektedir. Kanunun yapılış gayesinden uzaklaştıkça sosyal güvenlik açıklarının kapanmasını kimse beklemesin. Maalesef Kanunun en temel mantığı olan ödenen primle bağlanan aylık arasındaki bağ Milletvekili emekli aylıklarındabozulmuştu.
Yeni kabul edilen Kanuna göre;
*Milletvekilleri, dışarıdan atanan bakanlar ve gazeteciler de daha önce olduğu gibi kamuoyundayıpranma payı olarak bilinen fiili hizmet zammından yararlanacak.
*Prim borcu olduğu için bir yakınının üzerinden doktora giden Bağ-Kur'lular, SGK tarafından bu konuda kendilerine çıkarılacak borçları ödemeyecek.
*Emekli olduktan sonra kamuda çalışmaya devam edip, emekli aylığıyla birlikte maaş da alan memurlar, buaylıklara ilişkin borçlarını taksitlendirebilecek.
* Terörle mücadelede malul kalanlar ile Kore, Kıbrıs ve İstiklal Savaşı gazileri kamu hastanelerinden sevk almadan özel hastanelere gidebilecek ve fark ücreti ödemeyecek.
*Liseyi bitirdikten sonra üniversiteye başlayan öğrenciler 120 gün süreyle sağlık hizmetlerinden yararlanacak.
VEKİLLER DE EKLENDİ
SGK Kanununda değişiklikler yapan tasarı dün TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı. Yasanın görüşülmesi sırasında verilen bir önergeyle, 5 yıllık yıpranma hakları yasal düzenleme ile ellerinden alınan basın mensupları, bu haklarını geri aldı.Konu bir yıl önce TBMMde basın mensuplarının Başbakan Tayyip Erdoğan ile Meclis kulisinde sohbetinde gündeme geldi. Başbakan Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile Grup Başkanvekili Mustafa Elitaşa talimat vererek, bu konu üzerinde çalışmalarını istedi.
Düzenlemenin 10 Ocak Gazeteciler Gününde gündeme alınması sözkonusu oldu ve önerge genişletildi. Basın mensuplarına yeniden verilmek istenen yıpranma hakkına milletvekilleri de dahil edildi. Milletvekillerinin de 5 yıllık yıpranma hakları, aynı düzenleme ile ellerinden alınmıştı. Görüşmeler sırasında milletvekilleri, Sizin düzenleme bizimkiyle birarada olursa belki olumsuz bir şey yazmazsınız diye espri de yaptılar. Bu önergenin tüm partilerin desteği ile gündeme getirilmesi için kulis yapıldı.
YOĞUN TRAFİK YAŞANDI
İlk etapta AK Parti, MHP ve BDP önergeye destek vereceğini açıklarken, CHP sürecin dışında kaldı. Düzenleme tasarı aşamasına geldiğinde CHP yönetimi de imza atmayız, ama destekleriz tavrı sergiledi. İki günden beri TBMMde kulisi yapılan düzenleme, grup başkanvekilleri ve Çalışma Bakanlığının ortak çalışmasıyla son noktaya getirilirken, açıklamayı ilk olarak dün, AK Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik yaptı. Bunu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Bakan Faruk Çelikin açıklamaları izledi. Çelik, Başbakan Tayyip Erdoğanın bugünün anısına ve anlamına uygun şekilde, 2008de kaldırılan fiili hizmet süresi zammının çalışan gazetecilere verilmesiyle ilgili talimatı olduğunu belirtti.
MHP İMZASINI ÇEKTİ
Bu yoğun açıklamalar ve temasın ardından önceki akşam düzenlemeye imzasını atan MHP, önergenin dün sabahki yenilenme sürecinde bu kararından vazgeçti. Bahçeli, gazetecilerin yıpranma hakkının geri verilmesine onay verirken, milletvekillerinin yıpranma hakkının geri verilmesine itiraz etti. Bahçeli sadece gazetecilerin yıpranma hakkının verilmesi yönünde desteklerinin olabileceğini belirtti.
DEVREYE BAŞBAKAN GİRDİ
Bunun üzerine AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, Senegalde bulunan Erdoğan ile telefon görüşmesi yaptı. Görüşmede Erdoğan, Bu, milletvekilleri arasında eşitsizliği ortaya çıkaran bir durumu ortadan kaldırmak için bir haktır. Siz buna inanıyorsanız, çalışan gazeteciler gününde, gazeteci arkadaşlara verdiğimiz söz çerçevesinde AK Parti grubu olarak çıkarıp 550 milletvekili arkadaşımız da faydalansın talimatını verdi. Bu görüşmenin ardından Bakan Çelik, önergeye imzasını atarak Genel Kurula sundu ve düzenlemenin yasalaşmasını sağladı.
ŞEREFLE İMZAMIZI ATTIK
Elitaş, önergenin geçmesinin ardından yaptığı konuşmada şunları kaydetti: Buna imzamızı inanarak attık. Milletvekillerinin özlük hakları ile ilgili yapılan işler riskli işlerdir. Herkes benim problemim varken, sen kendi problemini çözmek için hızlı bir şekilde yaptın diye bizi eleştirirler. Ama kendi meselelerini koruyamayanlar itibarlarını da koruyamazlar. Herkese herşeyi vermek haktır. Ama milletvekillerinin kendileri ile ilgili olan hakkı takip etmesi maalesef müstahak olarak görünmüyor. Bu onun tescilidir. Bu önergenin altına şerefle milletvekillerimizin hakkını koruyabilmek adına imza atmaktan mutluluk duyuyorum.
Bakan Çelik ise SSK ve Bağkurlu olarak gelen arkadaşlarımız milletvekilliği emekliliği statüsü kazanamadılar. Biz ortadaki bütün eşitsizliği kaldırdık değerlendirmesini yaptı.
5510 SAYILI KANUNUN KEVGİRE DÖNDÜĞÜNÜN KİMSE FARKINDA DEĞİL
Kimse farkında değil ama Sosyal Güvenlik Reformu, maalesef bizzat reformu yapanlar tarafından deforme edilmiştir. Sayın Elitaş'ın yaptığı izahın hiçbir rasyonel tarafı bulunmamaktadır. Peki gariban insanların haklarını kim nasıl geri getirecektir? Reform sürecinde alt sınır aylıkların ne hale geldiğini düşünen var mıdır? Lütfen ne yaptığımızı ve sonuçlarının Ülkenin geleceğine neye mal olacağını düşünelim. Dün geçmiş siyasetçilerin yaptığını eleştirirken bugün aynısını sizler yaparsanız gelecektekiler de sizin geçmişi andığınız gibi sizleri anacaktır.Yapılan düzenleme tek kelimeyle reformdaki (r) harfini (d) harfi ile değiştirmiştir. Bizden hatırlatması.