EMNİYET
Sendikacı Polislerden Başbakan'a Mektup
BAŞBAKANIMIZA MEKTUP
Sayın Başbakanım;
Bizler maruz kaldığı sıkıntıları dile getirmeye çalışan, sesini yetkililere duyurmak isteyen, diğer memurların sahip olduğu haklara sahip olmak isteyen, Polisin de bir insan olduğunun bilinmesini isteyen, hukukun üstünlüğü ile yönetilmek isteyen Emniyet teşkilatı mensubu görevlileriz. Bizlerin yetkililere duyuramadığımız veya onların duymak istemediği çok ciddi sorunlarımız var sayın Başbakanım.
1. Ek maddeleri, asıllarından fazla olan, 1934 yılında çıkan ve halen uygulanan kanunla görevlerimiz, 1937 yılında çıkarılan ve halen uygulanan kanunla kuruluş ve çalışma hayatımız, tarihi belli olmayan ve halen uygulanan talimatnamelerle de disiplin hayatımız tanzim ediliyor. Reform istiyoruz.
2. Her devlet memuru, resmi ve dini tatillerde izin kullanırken, biz diğer günlerde bile kullanamamaktayız. Dinlenmek istiyoruz.
3. Bizlere görevin zorluğundan dolayı verilen ücret, fazla çalışma ücreti olarak gösterilerek kandırılmaktayız. İster çalışalım ister çalışmayalım verilen bir ücret değil, fazla çalışmamızın bedelini istiyoruz.
4. Kanunla verilen haklarımız genelgelerle engellenmekte, kanuni haklarımızdan mahrum bırakılıyoruz. Takdir yetkilerinin sınırsızlığı ile değil, hukukun üstünlüğü ile yönetilmek istiyoruz.
5. On üç günde bir personelimiz, intihar etmekte ama kimse bunun nedenini meclis başta olmak üzere hiçbir araştırma ve çözüm bulunmuyor. Artık ölmek istemiyoruz.
6. Çalıştığımız yerlerde mobbing in her türlüsüne maruz kalmaktayız. Hukuki destek istiyoruz.
7. Siyasilerce verilen sözlerin yerine getirilmesini istiyoruz. Takip edilmesini istiyoruz.
8. Bizlerin umutları ile oynanmamasını istiyoruz. Umutlarımızın gerçek olmasını istiyoruz.
9. Bütün ek görevlerde diğer memurlara ücret verilirken polisin eli boş gönderilmesini istemiyoruz, adalet istiyoruz.
10. Bizlerin ptt memuru gibi tebliğat, nüfus memuru gibi adres tespiti yapmasını istemiyoruz, asli görevlerimizi yapmak istiyoruz.
11. Yargının bizle adli görevler adı altında her türlü görevi yüklemesini istemiyoruz. Görevlerimizin tanımlanmasını istiyoruz.
12. Polis haftasında askere zam yapılmasını istemiyoruz, Polislerin bayramı olmasını istiyoruz.
13. Hakkımızı savunduğumuz için soruşturma geçirmek istemiyoruz, Özgürce hak aramak istiyoruz.
14. Görevimizi yapmaktan kaynaklanan sorunlarda yalnız bırakılmak istemiyoruz, bir tüzel kişilik istiyoruz.
15. Bizimle aynı görevi yapan kurum personelin aldığı kadar ücret almak istiyoruz,
16. Fazla çalışma ücretlerimizi saat başı hesaplanmasını istiyoruz,
17. Özel kulüplerin futbolcuların para kazanırken, bizlerin kullanılmasını istemiyoruz.
Ve sonuncusu insanca yaşamak insanca çalıştırılmak istiyoruz sayın Başbakanım.
Bizler bu dileklerimizi milyonlarca kez dilekçelerle, maillerlerle, mektuplarla, basın yoluyla ve doğrudan anlatmak gibi onlarca yöntemle ssimizi duyurmaya çalıştık. Maalesef sesimize karşılık veren çıkmadı. Ve şunu anladık ki bireysel mücadele ile kimseye sesimizi duyuramayacağız. Tüzel bir kişilik şemsiyesi altında biraraya girmediğimiz sürece kimse bizleri duymayacağını anladık. Bu nedenle ortak paydası her türlü hukuksuzluğa maruz kalmış bir avuç emniyet mensubu olarak sosyal medyada bu işe girdik ve sonucunda yine her türlü hukuk dışı uygulama ile karşılaşarak Emniyet-Sen isimli sendikamızı kurduk.
Sayın başbakanım emniyetten sendika kurma talebi geldiği hep verilen örnek pol-der, pol-bir örnekleridir. Takdir edersiniz ki o dönemde hangi kurumda bir düzen, birliktelik, vardı ki biz polislerin yaşadıkları öne sürülmektedir. Yaşadığımız sıkıntılarımızı ve yaşanan süreci burada anlatmak imkansız sayın başbakanım.
Bizler teşkilatı ayrıştırmak ve kutuplaştırmak değil sesimizi duyurmak istiyoruz, bizlerin yok hükmünde sayılarak bizimle ilgili kararlar alınmasını istemiyoruz. Ve biliyoruz ki yıllar önce çok büyük hukuksuzluğa maruz kalan biri olarak bizleri en doğru anlayacak kişi sizsiniz sayın başbakanım. Bu nedenle sendikamızla ilgili olarak sizleerden olumlu bir ışık bekliyoruz ve avrupa ülkelerinde olduğu gibi ülke güvenliğinde sıkıntı olmayacak şekilde bir sendikamızın olmasına müsaade edilmesini istiyoruz. Ve yine diyoruz ki hukuk ne diyorsa o olsun diyoruz sayın başbakanım.
Saygılar sunuyorum.