Bir devlet memuru günlük 8 saat çalışırken, polis normal çalıştığında 12- 13 saat çalışıyor. Polisler bir devlet memurunun yaptığı mesainin yarısı oranında, daha fazda çalışıyorlar. Bu durum olağan üstü hallerde ve olağan üstü yerlerde değil normal çalışma koşullarında görülmektedir.

Devlet memurları ve iş kanununa göre diğer çalışanlar ayda 180 saatle yükümlüyken, Türkiye'nin her yerindeki polisler ortalama ayda 240 saat çalışıyorlar. Olağan üstü durumlarda ise polisin mesai saatlerinin katlandığı bir gerçektir.

Bazı durumlarda; yakın illerdeki polislerin takviye durumlarında ise takviye ekiplerin hali içler acısı olduğu çoğu zaman uykusuz kaldıkları halde ek bir ödeme bile yapılmadığı dile getiriliyor.

Bu çalışma şartlarına karşı özellikle polisler bir olayda kendilerine yapılan eleştirilerin insaflı olmasını bekliyorlar. Bununla birlikte yapılan bireysel hataların kuruma mal edilmesinin yanlış olduğunu belirtip bireysel hataların kurumsal hata olarak yansıtılmaması gerektiğini belirtiyorlar.

Çalışma şartlarında iyileştirme yapılmasını isteyen polisler, olağanüstü durumlarda yaptıkları fazla mesai karşılığında kendilerine bir ödeme yapılmasını istiyorlar.

 

Polislerin en çok üzüldükleri ve çözülmesini istedikleri sıkıntıları ek gösterge sorunudur. Sadece bu sorunun çözülmesi bile polise büyük bir moral ve motivasyon sağlar.

Polislerin ek göstergesi düşük olduğundan emekli olduklarında, emekli maaşı faal maaşa oranla %48- 50 nispetinde düşmektedir. Teşkilat mensuplarının talebi, emekliliklerine de yansıyacak şekilde makul bir iyileştirme yapılmasıdır.

Kanun ve Mevzuatlarından kaynaklı sorunların de olduğu belirtilirken kanun ve mevzuatların tamamı günümüz şartlarına göre tekrar ele alınması gerektiği dile getiriliyor.