EMNİYET
Polisler Sorunlarına Çözüm İstiyor
1) Ek Gösterge (Özlük Hakları)
Polisin mevcut 2200 olan ek göstergesi, polisin sorunları arasında birinci sırada bulunuyor. Polisler de hakettiğini düşündüğü 3600 Ek Göstergeye yükselmek istiyor. Ek gösterge sorunundan dolayı emekliliği gelen polisler emekli olmak istemiyorlar. Çünkü bu ek göstergeden dolayı, emekli maaşları yarı yarıya düştüğü gibi, ayrıca emekli olduklarında çok cüzi miktarda ikramiye alıyorlar. Örneğin bugün emekli olan bir polis memuru, emekli ikramiyesiyle bırakın bir daire alıp kiradan kurtulmayı, günümüz şartlarında sıfır bir otomobil bile alamıyor.
2) Polis zam değil, hakkını alsa yeter!
Dizimizin dünkü bölümünde polislerin ağır çalışma şartlarına ve yıllık 3.800 saate yaklaşan mesai uygulamasına değindik. Peki bu şartlarda çalışan polisin maaşı, fazla mesai ücreti, emekli aylığı ve genel olarak özlük hakları ne alemde? Bugün de işte bu soruya cevap arayacağız.
Yazı dizimizi hazırlarken, polislerle ilgili özellikle maaş zammına dair medyada çıkan haberlere şöyle bir göz attık. Ve gördük ki bu konuda ilginç bir istatistik söz konusu. Maaşlara zam konusu çok farklı tarihlerde çok defa tartışılmış ancak konu sadece tartışılmakla kalmış. Diyebiliriz ki bu konu 100 kere gündeme gelmişse 1 kere zam verilmiş. Böyle olunca kamuoyunda da, sanki her zam konuşulduğunda polise zam verilmiş gibi bir algılama var.
3) Emeklilikte polisin hali…
Çalışırken gerek maddi gerek psikolojik pek çok problemle mücadele eden polis, emeklilikte rahat bir nefes alıyor mu? Ya da emeklilikte polisi hangi sorunlar bekliyor? Elbette öncelikle maddi problemler. Zira çalışan polisle emekli polis arasında maaş yönünden büyük bir uçurum mevcut. Her devlet memurunun maaşı emekli olduğunda belli oranda düşer. Ancak polisler için bu düşüş çok daha keskin oluyor. Çünkü çalışan polislerin almakta olduğu maaşın önemli bir kısmı emniyet hizmetleri tazminatı’ndan oluşuyor. Bu tazminattan, çalışılan süre zarfından emeklilik kesintisi yapılmadığından, emekli olan polisin bu tazminatı da komple kesiliyor. Yani polis memuru üniversitede okuyan, evlenecek olan ya da iş kuracak olan çocuğuna destek olacağı bir zamanda, %60 oranında maaş kaybına uğruyor.
4) Çalışma Saatleri ve Şartları
Polisin bilmediği kavram: Mesai Düzeni
Polis Memurlarının kanayan sorunlarından biri de çalışma saatlerindeki düzensizlik ve kuralsızlık. 657’ye tabii Devlet memurları, normalde haftada 40 saat mesai yapar. Bu da genelde sabah 8 ila akşam 5 arasıdır. Bunun dışında istisnai hallerde fazla mesai yapar ve karşılığında da fazla mesai ücreti alır. Sözde 657’ye tabii olan Polis Memurları, haftada ortalama olarak 60 saat çalışmaktadır. Diğer memurlardan haftada 20 saat fazla çalışan Polis Memurları 20 saatin ücretini almazken, ayrıca bu çalışma saatlerine bir de ek görevler ekleniyor. Bu çalışma şartlarından dolayı kendilerine ve ailelerine yeteri kadar zaman ayıramadığını belirten polisler, bu sorunun yıllardır çözüme kavuşmasını bekliyor. Polisler, 8/24 sisteminin tüm illere ve tüm şubelere uygulanmasını, personel yetersizliğinin olduğu durumda ise, çalışılan saat kadar fazla mesai ücretinin verilmesi gerektiğini düşünüyorlar. Ayrıca gece çalışan polisler ile, sadece gündüz çalışan polisler arasında da bir farkın olmasını bekliyorlar.
Polis eşi AİHM’e başvurdu
Geçtiğimiz yıllarda Trabzon’da görev yapan bir polis memurunun eşi, eşine fazla mesai yaptırıldığı ve insani şartlar haricinde çalıştırıldığı gerekçesiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurdu. Henüz bir karar çıkmış değil fakat konuyla ilgili Türkiye’nin taraf olduğu uluslar arası sözleşmeler ve hukuki metinler dikkate alındığında, polisler lehine karar çıkması kuvvetle muhtemel.
Öte yandan bir başka polis memuru da İzmir İl İnsan Hakları Kuruluna yaptığı başvurusunda çalışma şartlarının düzensizliğinden ve insan haklarına aykırı çalışma şartlarından yakınıyordu. Konuya dair Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesince hazırlanmış mütalaada;
Polisin çalışma şartlarına ilişkin uygulamaların Anayasa’ya, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne, ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğu,
Polisin çalışma şartları ve özlük haklarına ilişkin yapılacak iyileştirmenin sadece polisin değil toplumun da yararına olacağı,
Hususlarına yer veriliyordu. Son 10 yılda 300’e yakın polis memuru intihar etti. Bu durum, mevcut çalışma şartlarının polisleri nasıl etkilediği sorusuna en anlamlı cevap olsa gerek. Dolayısıyla medyada işkence ve kötü muamele haberleriyle gündeme gelen polisin aslında bizzat kendisi adeta işkence altında çalışıyor.
Ya mesai azaltılmalı, ya ücret artırılmalı…
Doğrudan canını ortaya koyarak çalışan emniyet mensuplarının, emeğinin karşılığı para ile ölçülemez, amenna. Fakat çalışanları paradan daha iyi motive edebilecek bir enstrüman henüz geliştirilebilmiş değil. Dolayısıyla polisler için yapılabilecek iki şey var; ya mesai uygulaması normal bir devlet memuru gibi 8 saate çekilip vardiya usulüne geçilecek ya da bu şartlarda çalıştırılmaya devam edilecekse, emeğinin karşılığı tam olarak ödenecek. Fazla mesai ücreti makul bir tarife üzerinden tam olarak ödendiğinde, maaşlara zam yapılmasına dahi gerek kalmayacaktır. Bunun için polisin fazla mesai ücretinin, devlet memurlarından ayrı bir mantıkla yeniden düzenlenmesi gerekiyor.
Ayrıca senelik izinlerinin de düzeltilmesi gerektiğini düşünen polisler, çalışmak zorunda kaldıkları Resmî ve Dini Bayramlarda, diğer kurumlarda olduğu gibi iki kat mesai ücreti veya bunun yerine yıllık izin istiyorlar.
5) Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü
Çok eski yıllara dayanan bu disiplin tüzüğünün yeniden düzenlenmesi gerektiğini belirten polisler, daha modern ve günümüz şartlarına göre uygulanabilir hale getirilmesini talep ederken, inisiyatiflere değil, tüzüğe bağlı kalmak istiyor.
6) Polis İntiharları ve Sendikal Haklar
Günümüzde en çok intiharın yaşandığı kurum olan Emniyet Teşkilatı’ndaki intihar sebeplerinin araştırılması isteyen polisler, bu intiharlara çözüm bulunması ve haklarının savunulması açısından sendikal haklarının verilmesini istiyor.