EMNİYET
Polis Akademisi Mağdurlarına Kulak Verin!
Bildiğiniz üzere, Hükümetin Paralel Yapı ile Mücadele konsepti gereği halen 1500’ün üzerinde öğrencinin eğitim/öğrenim gördüğü Polis Akademisi’nin bazı bölümlerinin dönüştürülmesi, bu okulda okuyan öğrencilerin ise YÖK’e bağlı başka üniversitelere gönderilmesi hazırlığı bulunmaktadır.
Devletin kendi güvenliği ve kamu düzeninin sağlanması adına yaptığını düşündüğümüz bu dönüşüm hazırlığı kapsamında yapılacak olan yeni düzenlemenin bazı haksızlıkları, hak ihlallerini, hukuksuzlukları beraberinde getirdiğini, uygulanması planlanan yöntemin Anayasa’ya, eşitlik ilkelerine ve hukukun üstünlüğü gibi olmazsa olmaz yükümlülüklerimize ters düştüğünü görmekteyiz.
Halen Akademide öğrenimini sürdürmekte olan öğrenciler -ki bunlara ne yazık ki mezuniyetlerine 4/5 ay kalmış son sınıf öğrencileri de dahil edilmekte- bu düzenleme ile mağdur edilecekler, yıllardan beri hayalini kurdukları mesleklerine kavuşamayacaklar.
Her biri Anadolu’nun çeşitli yerlerinden oldukça yüksek puanlar alarak bu okulu kazanan bu çocuklar, yıllardan beri vermiş olduğu emekler hiçe sayılarak mağdur edilecekler.
Hakları kaybolmayacak denilerek İktisadi İdari Bilimler Fakültelerinin çeşitli bölümlerine kaydırılacak olan bu çocuklar, istemiş olsalardı elbette bu bölümleri tercih edebilir, buralarda eğitimlerini sürdürebilirlerdi.
Bu çocukların pek çoğu, ekonomik imkanları yeterli olmayan, kıt kanaat imkanlarla çocuklarını Ankara’ya göndererek okutabilen ailelerin çocuklarıdır. 4 yıl süren bu eğitimin bitmesini ve evlatlarının bir an önce atanarak, kendi geçimlerini sağlamalarını beklerken, böyle bir uygulama ile karşılaştılar.
Kendilerini dahi geçindiremeyecek gelirleri ile, okumaya hevesli, vatanına yürekten bağlı, devletine hizmet etme aşkı ile hareket eden bu çocukların önüne konan bu haksız tutuma karşı çıkıyoruz.
Paralel Yapı denilen ve hukuk önünde ispat edilmesi halinde elbette mücadele edilmesi gereken bir sürecin doğru ya da yanlış olduğunu tartışacak, yargılayabilecek durumda değiliz.
Ancak “dindar nesil” talebi Sayın Cumhurbaşkanımızdan ve Sayın Başbakanımızdan önce bizlerin de talebidir. Bizler çocuklarımız vatan millet sevdalısı olsunlar, kutsallarını bilsinler, kendi medeniyet değerleri üzerinde bir yaşam inşa etsinler diye yıllardan beri bu düşünceler ile hareket ettiklerini bildiğimiz/inandığımız cemaat, vakıf, cemiyetlere kendi elimizle çocuklarımızı gönderdik.
Çağın pisliklerine bulaşmasınlar, inandığı değerleri yaşasınlar diye o dershaneleri, o okulları seçtik.
Ama bugün yapılanın toptancı bir anlayış olduğunu görüyoruz.
Böyle bir yapıya hizmet eden, başka menfaatleri bulunan, vatan ve millet düşmanı olduğu ispat edilebilen kişilerin en ağır cezayı almasını bizler de bu vatanın bu milletin sevdalıları olarak elbette herkesten önce istiyoruz.
BİZİM İTİRAZ ETTİĞİMİZ NOKTA; KAZANILMIŞ HAKLARI TOPTANCI BİR ANLAYIŞA FEDA ETMEYE HAZIRLANAN KATI-HAKTAN UZAK- PEYGAMBER VE SAHABE UYGULAMALARINA TERS, ÖFKE İLE HAREKET EDİLEN DÜZENLEMELERDİR
Böyle kötü ve ard niyet besleyenler kendi niyetlerini elbette eylemleri ile ortaya koyacak, ilelebet bunu saklayamayacaktır.
Devletimiz elbette bunları ayırd edebilecek güce sahiptir.
Vatanına ihanet hazırlığı içinde olan kişi/kurumlarla mücadele büyük devlet olmanın gereğidir.
Ancak büyük devlet olmanın başka bir gereği daha vardır; o da suçluyu suçsuzu ayırt edebilmek, hak ihlal etmeden çözüm üretmektir.
Polis Akademisi’nde şu an okuyan öğrencileri “Büyük çoğunluğu paralel yapının adamı” diyerek damgalamak, geleceğimiz adına da endişe verici bir durumdur.
Bu okulda okuyan ve şu an yaşadıkları ile büyük travma geçiren bu gençlerimizin, bu değerlerimizin psikolojisi nasıl düzelecek? Kendilerine bahşedilmiş gibi davranılan başka üniversitelerde okuma imkanları onların gelecekle ilgili mesleki hayallerinin yerini tutabilecek midir?
Ailelerin çocukları adına beklentilerini karşılayabilecek midir?
Eğitim hakları ve mesleklerini seçme hakları böyle bir toptancı anlayış ile ellerinden alınan bu öğrenciler vatanlarına, milletlerine, devletlerine aynı duygularla bakabilecekler midir?
Bakınız bizler 28 Şubat post modern darbenin en ağır sillesini yemiş, inancımızdan dolayı cezalandırılmış, inandığımız gibi yaşamak istediğimiz için hakları ellerinden alınmış, işinden gücünden edilmiş, çoluk çocuğumuz ile savrulmuş bir toplumun bireyleriyiz.
Şimdi yeniden böyle bir mağduriyeti hem de bizim gibi düşündüğünü bildiğimiz, oylarımız ile cesaretlendirdiğimiz, yasaklardan arındırılmış, demokratik hukuk düzenini hakim kılması için önünü açtığımız bir kadro eliyle yaşamak, inanın 28 Şubat’tan daha ağır bir durumdur.
Suçu olan, kötü emelleri olan, takip edilsin cezalandırılsın.
Ama bu çocuklar; inançlı kesimin yüzde 50’sinden fazlasının çocuklarını emin eller diye gönderdikleri Maltepe Dershaneleri’ne gittikleri için, Kur’an öğrensin, abdest alsın, namaz kılsın, risale bilgisi edinsin diye ağabeylere- ablalara emanet edildikleri için, kimin suçunun cezasını çekecekler ?
Bundan sonra hangi çocuğumuzu kime nasıl emenat edeceğiz?
Dindar bir nesili nasıl yetiştireceğiz?
Kime inanıp kimden destek bekleyeceğiz?
Hükümetin kamu düzenini sağlamak adına –gerekçesine hak verdiğimiz ancak uygulama yöntemini yanlış bulduğumuz- gerçekleştirmek üzere olduğu pek çok adımdan biridir Polis Akademisi’nin lağvedilmesi, dönüştürülmesi.
Ama sürekli tekrar ettiğimiz “toptancı” yaklaşım, ileri demokrasi hedefimize uymamaktadır. Yeni mağdurlar üreterek bu ülkeye faydalı olamayız.
Anadolu’nun pek çok yerinde oğullarının komiser yardımcısı olarak mezun olduğunu görmenin gururunu beklerken böyle bir travma ile karşılaşan anneler var. Başı yazmalı, elleri kınalı evlatlarının kendilerine sağlayacağı ferah günleri bekleyen analar var. Bunların hepsi bizim insanımız. Bizim medeniyet değerlerimizle örülmüş bir dünyaları var.
“Aldatıldık” diyerek hayal kırıklığı yaşayanlar ile vatanına milletine kumpas kurma emeli peşinde olanların “kavgasından” niye bir nesil etkilensin, niye herkese “paralelci” yakıştırmasında bulunulsun.
Bu öğrenciler gittikleri üniversitelerde neden “paralelci sürgünü” damgası yesinler.
Suç kişiye özeldir. Hukuk evrenseldir. Ve dahi devletimiz bunu ayırt edebilecek güce sahiptir.
Genelde tüm antidemokratik uygulamaların, özelde ise Polis Akademisi öğrencilerinin bugün düşürülmek istenen durumunun sizler tarafından gündeme getirilmesini, hak ve adaletin kaybedilmemesi adına, hukukun üstünlüğünün korunması adına rica ediyoruz.
Allah’a emanet olunuz.
POLİS AKADEMİSİNDE OKUYAN ÖĞRENCİLERİN SİZE ULAŞAMAYAN AİLELERİ ADINA, SAYGILARIMIZLA