Yargının kadın aleyhine verdiği kararlara bir yenisi de Konut Edindirme Yardımı ödemeleri ile ilgili açtığımız davayla eklendi. Konut Edindirme Yardımı 1987 yılında uygulamaya konmuş, ancak 1999`da yürürlükten kaldırılmış, 2007`de de hak sahibi olanlara nakit veya hisse senedi olarak ödeme yapılmasına kararlaştırılmıştır. Bu süreç içinde Medeni Kanun`da değişiklik yapılmış, aile reisinin erkek olduğuna dair ifade Medeni Kanun`dan kaldırılmıştır. Buna karşın, KEY ödemelerinde hala erkek egemen zihniyetin sürdüğü ve ödemelerin "ailenin reisi"ne yapılmaya devam ettiği tespit edilmiştir.

Artık yasal karşılığı olmayan "aile reisi" kavramı hem evlenmiş hem de boşanmış kadınları etkilemektedir. Açtığımız davada konu edildiği üzere, artık boşanmış eşler arasında evlilik süresince edinilmiş malların ortaklığı geçerliyken Danıştay evlilik geçerli olduğu zaman başlamış KEY ödemelerinde kadının hakkı olmadığına karar kılan bir karara imza atmıştır. Danıştay 10.Dairesi 2008/6992 esas, 2013/346 sayılı kararıyla davayı reddetmiştir. Uygulamada hukuka aykırılık bulunmadığını ifade ederek buna karşı açtığımız davayı reddetmiştir. Bu mağduriyeti paylaşan yüz bini aşkın kadının olduğu tahmin edilmektedir. Bu durum boşanmış kadınların hala "aile reisi" olarak kabul edilen erkeğe bağımlı olması sonucunu doğurmakta ve anayasaya ve uluslararası sözleşmelere aykırılık teşkil etmektedir.

Cinsiyet eşitliğine ilişkin yasal düzenlemelerin zaten fiili olarak dikkate alınmadığı ülkemizde yargının da hukuk sistemi içerisinde çelişik ve eşitsizliği besleyen kararlara imza atması kabul edilemez.  Konut edinme ve barınma hakkının kadının sadece eşi üzerinden faydalanabildiği bir hakka dönüşmesine neden olacak bu yorum, kadının özgürleşme mücadelesinde bir engel olarak karşısına çıkacaktır. Boşanma kadın için daha da güç bir seçeneğe dönüşecektir.

İktidar kadın yurttaşa birey olarak değil, aile bağlamında değer verilmesini yaygın yaklaşım haline getirmek isterken yargının verdiği bu karar cinsiyet eşitsizliğini teşvik etmek anlamına gelir. Bilinmelidir ki sendikamız bu haksız ve hukuksuz kararı geri çevirmede tüm hukuki yolları kullanacak ve kadınların eşitçe ve insanca yaşam mücadelesini yükseltecektir. 

Anılan kararı okumak için tıklayınız.