GENEL
İŞKUR, İMD Atamalarında Hassas Davranmalı!
Kuruluş amaçları doğrultusunda vizyonunu ''Değişim ve yeniliklere uyum sağlayarak, hizmet kalitesi ve çeşitliliği ile işsizlikle mücadelede etkin rol oynayan, işgücü piyasasında öncü ve saygın bir kurum olmak.'' şeklinde tanımlayan İŞKUR'un son olarak yayınladığı yönetmelik değişikliği, atama bekleyen ve sayıları 10 bin dolayında olan işsiz İş ve Meslek Danışmanları arasında hayal kırıklığı yarattı.
Üstüne üstlük Resmi Gazetenin 2 Mayıs 2015 Cumartesi günü yayınlanan sayısında İŞKUR'a ait dolu-boş kadro göstergelerinde ''Kurum İçi İş ve Meslek Danışmanı'' mı alınacak sorusu daha da kuvvetlendi.
İşsizlik sorununun çözümü noktasında ülkemizin en etkin rol oynayan lokomotif kuruluşu olan İŞKUR, 26 Mart 2015 Perşembe günü Resmi Gazetede yayınlanan İş ve Meslek Danışmanlarının Atanma ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkındaki yönetmelikle kurum içerisinden İş ve Meslek Danışmanı alınmasının önünü açmıştı.
Yayınlanan yönetmeliğin üçüncü bölümünün, atanmaya ilişkin esaslar kısmının 11.maddesinde ;
'' (1) Yardımcı hizmetler sınıfında görev yapanlar hariç halen Kurumda kadrolu olarak çalışan ve İş ve Meslek Danışmanı Mesleki Yeterlilik Belgesine sahip olanlar arasından ihtiyaç duyulması halinde boş bulunan İş ve Meslek Danışmanı kadrolarına atama yapılabilir. Kurum portalı üzerinden yapılacak duyuruya göre atanma talebinde bulunanların başvuruları alınır. Başvurular; birimlere yapılır, başvuru için en az 5 günlük süre verilir ve birim amirleri tarafından başvuru süresinin son gününü izleyen üç iş günü içinde İnsan Kaynakları Dairesi Başkanlığına intikal ettirilir. Başvuruları kabul edilenlerden;
a) Hizmet süresi fazla olanlara,
b) Daha üst öğrenimi bitirmiş olanlara,
c) Üst öğrenim mezuniyet notu yüksek olanlara öncelik verilmek suretiyle, kazanılmış hak aylığı yönünden bulundukları derecelere uygun kadrolara atamaları gerçekleştirilir. '' şeklinde ki kısım atama bekleyen 10 Bin işsiz İş ve Meslek Danışmanı tarafından üzüntü ile karşılanarak artık kurum içinden İş ve Meslek Danışmanı alınacak, yeni atama olmayacak, boşuna sınava girip maddi-manevi emek harcadık ve yıprandık şeklinde algılandı. Her ne kadar yönetmelikte ilk defa atanacaklar ile ilgili olarak madde yer alsa da adaylar 11.maddeye takılmış durumdalar. ( Yönetmeliğin tamamı için link :http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2015/03/20150326-4.htm )
Yönetmelik değişikliğinin yayınlanması ile de sınav yapma izni alan üniversitelerden bazıları ise hiç zaman kaybetmeden maliyeti 900 lirayı bulan İş ve Meslek Danışmanlığı sınavları için başvuruların başladığını SMS mesajları ile kamuoyuna duyurmaya başladılar. Ardından da 2 Mayıs 2015 Cumartesi günü İş ve Meslek Danışmanlığı sınavını yaptılar.
2013 yılının Nisan ayından bugüne kadar yaklaşık 10'dan fazla İş ve Meslek Danışmanlığı sınavı yapılmasına ve bu sınavlar neticesinde 10 bin dolayında atama bekleyen işsiz İş ve Meslek Danışmanı ordusu oluşmasına rağmen sürekli sınavların yapılması ve sınavı kazanan adayların ne özel sektörde ne de kamu sektöründe hala iş bulmuş olması İş ve Meslek Danışmanlığı sisteminin nereye gittiği, neye hizmet ettiği sorularına yol açıyor. Tüm bunların akabinde işsizlik rakamları ise %11,3'ü görerek rekor üstüne rekor kırıyor. Bu durum, görev yapan İş ve Meslek Danışmanı sayısının sayıca yetmediğini ortaya koyan en gerçekçi veri oluyor.
İşsizlikle mücadele etmesi gereken ve asli görevi işsizlik sorunu olan, bu noktada da 3.800 İş ve Meslek Danışmanı ile 77 milyonluk ülkemize başarılı şekilde hizmet vermeye çalışan İŞKUR'un kurum ihtiyaçları doğrultusunda İş ve Meslek Danışmanı atamalarını yaparken bir tezatlığa mahal vermeden ilk önce kendi var oluş amacını da dikkate alarak işsiz olan, iş arayan, KPSS puanları ile atama bekleyen İş ve Meslek Danışmanlarına öncelik vermesi daha da yararlı olacaktır. Olması gereken de budur.
Bunun yanı sıra İŞKUR'un, kendi bünyesinde hali hazırda görev yapan personelden bu hakkı elde edenlerin mağduriyet yaşamamaları adına onlarında haklarını koruma noktasında teraziyi dengede tutması gerekmektedir.
Aslında yapılması gereken en önemli adım ise gelişigüzel ve plansız-programsız şekilde İş ve Meslek Danışmanlığı sınavları artık yapılmamalı, işsiz gençlere umut satılmamalı ve Türkiye'nin kalkınma planları, gerek kamu gerekse özel sektör ihtiyaçları göz önüne alınarak bu sınavların bir sistem ve plan içerisine alınarak ihtiyaçlar doğrultusunda yapılması en doğru adım olmakla birlikte yaşanılacak mağduriyetleri de azaltacaktır.
Emre Bay- GAZETEKAMU Özel Haber
** Soru, görüş ve talepleriniz için tıklayınız