GENEL
İşçilerin umudu 'torbaya' battı
Zonguldaklı maden işçisi Soner Tarhan, 19 senedir her gün yaptığı gibi geçen perşembe günü evine 15 dakika mesafedeki maden ocağına gitti. Fakat bu kez madenden çıktığında işsizdi. ÇünküZonguldak'taki 22 özel maden işletmecisi, torba yasadaki düzenlemelerin ardından "Maliyetimiz yüzde 70 artacak" diyerek üretimi durdurdu. Tarhan gibi 4 bin 500 işçiyi işsiz bırakan bu gelişmenin ardından Zonguldak'ı adeta kara bulutlar kapladı. İşsiz kalan işçiler yine madene girmek için Soma yollarına düşmeyi düşünürken, esnaf da kan ağlamaya başladı. Zonguldak Ticaret Odası Başkanı Salih Demir, sürecin Zonguldak'ı 'kasabalaştıracağını' söyledi.
Bir Zonguldaklı olup biteni, 'Şehre girdiğiniz an anlarsınız, hepimizin psikolojisi bozuldu burada' diye özetledi. Nitekim Zonguldak'ta geçirdiğimiz günün son saatlerinde şehirdeki hüzün ve çaresizlik bize de sinmişti. Önce ne olduğunu anlayabilmek, neden böyle bir kararın alındığını öğrenebilmek için maden sahiplerinin kapısını çaldık. Üretimi durdurma kararı alan 22 özel maden işletmesinden birinin sahibi Yusuf Günay, Zonguldak'ı uçurumun kenarına sürükleyen sürecin aslında 2 sene önce başladığı görüşünde. Kömürü 2 yıl önce 83 dolara satarken bugün 68 dolara satabildiklerini belirten Günay, "Zaten kömür fiyatlarının dip yapması nedeniyle zarar ediyorduk. Bir de bu yasa bize yüzde 70'lik bir külfet getirdi. Yasa ile çalışma saati 45'ten 36'ya indi. Bu üretimin yüzde 25 düşmesi demek. Bir de günde 6 saat madencilik için mümkün değil. Zaten giriş-çıkış 1-2 saat sürüyor. Yine haftalık çalışma 36 saat olsun ama 6 değil 5 gün çalışılsın. İşçiler de 2 gün tatil yapmış olurlar. Bir de en maaşlar artıyor. Bu da masrafımızı artırıyor" dedi.
'Asıl sıkıntı rödevans'
Türkiye'nin pek çok yerinde kömür madeni ocağı bulunmasına karşın en büyük sıkıntının Zonguldak'ta yaşanmasının nedeni ise Günay'ın anlatımına göre, Zonguldak'ta Türkiye Taşkömürü İşletmeleri'nin (TTK) üretilen kömürden ton başına rödevans alması... "Kimseyi işten çıkartmak istemeyiz ama devlet yardımcı olmalı. Bizden rödevans almayıp, sigorta primlerini yüzde 5'e çeksin; ya da Soma'da olduğu gibi kömürümüzü TTK alsın" diyen Günay, bunlardan birinin yapılması halinde yeniden faaliyete geçeceklerini söyledi
Sendika üyesi olsalardı...
Peki işler neden bu noktaya gelmişti? Sendika süreç boyunca duruma müdahil olmamış mıydı? Genel Maden-İş Genel Başkan Danışmanı Turhan Oral, Çalışma Bakanlığı ile görüşmelerinin sürdüğünü ve bir orta yolun bulunabileceğine dair umutlarının devam ettiğini söyledi. Başkan Eyüp Alabaş ise "İşten çıkartılması gündemde olan 4 bin 500 işçinin hiçbiri sendikamıza üye değil. Eğer sendikalı olsalardı, daha hızlı organize olunur, yasa geçmeden önlem almak kolaylaşabilirdi" dedi.
Hayalleriydi, kabusları oldu
İşsiz kalanlar sadece yeraltındaki maden işçileri değil. İş akdi feshedilen maden yüksek mühendisi ve iş güvenliği uzmanı Evrim Akkaş da durumdan şikayetçi; "Biz buradaki şartlardan memnunduk. Burası Soma gibi değil, burada iş güvenliği iyi işler. Şimdi devlet bizi zamanında bindirdiği dalı kesiyor."
İşverenler ve işten çıkartılan madencilerin ardından; boşalan maden ocaklarının yolunu tuttuk. Maden ocaklarının bulunduğu köylere vardığımızda yaşananlar çok daha net şekilde gözlerimizin önüne serildi. 'Terk edilmiş' maden ocaklarının sessizliğini sadece ocakları kontrol altında tutsun diye geride bırakılan 3-5 işçi bozuyordu. Bu işçilerden biri de 23 yıllık madenci Bahtiyar Çakmak. "Ben diğer arkadaşlarımın yüzüne bakamıyorum. Ben burada çalışırken onlar işsiz kaldılar" diyen Çakmak hayal bile edemeyecekleri koşulları sunan torba yasanın 'alelacele' hazırlanması ile kabusa döndüğünü belirtti. Çakmak'ın mesai arkadaşı işletme mühendisi Bayram Barutçu ise diğer işçiler gibi iş akdinin feshedilmesi durumunda Soma'ya gitmenin hesaplarını yaptığını söylemekle yetindi.
Soma'ya gidecekler
Üretimi durduran bir diğer özel maden işletmecisi ve aynı zamanda Zonguldak Ticaret Odası Başkanı Salih Demir de, Günay gibi devletten destek beklediklerini vurguladıktan sonra, "Soma'daki gibi kömürü devlet alsın biz işçiye asgari ücretin 2 değil, 2.5 kat fazlasını verelim" dedi. Demir, işverenlerin yine bir şekilde geçimlerini sağlayacaklarını fakat esas mağdurun işçiler ile Zonguldak olacağını belirterek, "İşçilerin de büyük bölümü Soma'ya gidip iş bulacaklar; peki Zonguldak ne olacak?" diye sordu.
Demir'in sorusu aslında tüm Zonguldaklıların kafasını meşgul ediyor. Bunlardan biri de maden işçisi Soner Bayraktar... Bayraktar, 4 yıldır çalıştığı şirkette iş akdi feshedilir edilmez kendisi gibi işten çıkarılan 200 arkadaşıyla birlikte valiliğin yolunu tuttu. Valilik önünde eylem yaparken konuştuğumuz Bayraktar, "Benim 1 çocuğum var. Çıkışımızı verdiklerinde, utançtan ne diyeceğimi bilemediğimden eve gidemedim. Kalktık buraya geldik" sözleriyle yaşadıklarını anlatmaya başladı. Bu sırada gözleri dolan Bayraktar cümlesini zorlukla tamamladı; "Soma'da 300 kişi öldü, burada 4 bin kişinin mezarı kazıldı." Bayraktar'ın gözlerinin dolması ile asılı kalan "Peki şimdi ne yapacaksınız" sorumuza yanıt ise yanındaki arkadaşı Sait Çoloğlu'ndan geldi: "Göçe çıkacağız, Soma'ya gideceğiz. Yapacak başka bir şey yok."
Henüz çıkışı verilmeyip de izne çıkarılan işçilerden Soner Tarhan'ın evine misafir oluyoruz. Yaşları 18 ile 4.5 arasında değişen 3 çocuk babası Tarhan, çalışmaya mecburu olduğunu söylüyor. Yasayı ilk duyduklarında sevindiklerini fakat ardından 22 şirketten gelen 'üretimi durduruyoruz' açıklaması ile sevinçlerinin kursaklarında kaldığını anlatıyor. milliyet