GENEL
EYT'lilerden “Şalgamlı, Simitli” eylem
08.09.1999 Tarihinde çıkarılan 4447 sayılı yasanın yürürlüğe girdikten sonra geriye doğru işletilmesi nedeniyle mağdur olan ve gasp edilen haklarının bir an önce geri verilmesi için verdikleri mücadele kapsamında birbirinden ses getirici eylemlere imza atan Emeklilikte Yaşa Takılanlar, bu kez Adana’da buluşarak “Şalgamlı, Simitli” eylem yaptılar.
Yaklaşık 500 kişinin katıldığı eyleme, çok sayıda siyasi parti, sendika ve sivil toplum örgütü temsilcileri de eyleme katılarak Emeklilikte Yaşa Takılan mağdurlara destek verdiler.
Yurdun dört bir yanından yola çıkarak Adana İnönü Parkı’nda buluşarak boğazlarına zincir takan ve kefen giyen ve Emeklilikte Yaşa Takılanlar, “Beraber yürüdük biz bu meydanlarda, Beraber ezildik çıkan yasada, Şimdi dinlediğim tüm sloganlarda, Bize her şey sandığı hatırlatıyor”, “Yaşımızı başımızı aldık, maaşımızı alamadık”, “Emeklilik hakkımız öke söke alırız”, “Hem yaşa takıldık hem maaşa, gelde sen bu sistemde yaşa”, “Edirne’den Kars’a ne zaman çıkacak bu yasa?”, “Af değil hak istiyoruz”, “Herkese var, Hak edene yok”, “Gasp edilmiş emeklilik hakkımızı istiyoruz”, "Bitmezse bu çile, oy veremeyiz bile bile", "Mezarda emekliliğe hayır", "444 Yedi, bizim paraları kim yedi", "İnsanı yaşat ki Devlet yaşasın", "Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır", "Maç devam ederken kural değişmez", "5 Milyon ailenin emeği çalındı", “Tam mevcut burada yok, sandıkta belli olacak” pankart ve dövizleri taşıdılar.
Emeklilikte Yaşa takılanlar sık sık ”Emeklilik hakkımız söke söke alırız”, “Eller havaya yasa torbaya”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Gün doldu yıl doldu emeklilik yok oldu”, “Sandığın başında biz olacağız”, “Vur vur inlesin Başbakan dinlesin”, “Yanlızca adalet istiyoruz”, “Yalnızca adalet istiyoruz”, “Sandığın başında biz olacağız”, “Ölüm var, kul hakkı var”, “Vur vur İnlesin Faruk Çelik dinlesin”, sloganları attılar.
Yaklaşık 500 kişilik grup adına basın açıklaması yapan Emeklilikte Yaşa Takılanlar Platformu Adana Üyesi Özkan Cabbar, açıklamada aşağıdaki ifadelere yer verdi:
“Öncelikle belirtmek isterim ki bizler EMEKLİLİKTE YAŞA TAKILANLAR olarak kamuoyunda, basında ve milletvekilleri arasında dolaşan ERKEN EMEKLİLİK İSTEYENLER değiliz. Tam aksine hakları GASP edilmiş olan emekli adaylarıyız. Bizlerin hakları 17 Ağustos depreminin hemen ardında bütün milletimiz can derdine düşmüş olduğu bir zamanda üçlü koalisyon hükümeti tarafından 08.09.1999 tarihinde yürürlüğe koyulan 4447 sayılı yasanın mağdurlarıyız. O zamanlarda milletvekili iken itiraz edenler hatta ve hatta şu andaki Sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah GÜL’ün bile itiraz ettiği bu yasayı iptal etme imkanları olduğu halde girişim yapmamaları düşündürücüdür.
Bizler 08.09.1999 tarihinden önce bayanlarda 20 yıl hizmet süresi ve 5000 gün şartı erkeklerde ise 25 yıl hizmet süresi 5500 gün şartı ile emekli olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti Sosyal Güvenlik kurumları ile (Bağ-kur-SSK-Emekli Sandığı) sözleşme imzalamış bulunmaktayız.
O tarihlerde ülkemizin başına bela olan IMF borçlanmalarını bahane eden zamanın hükümeti 4447 sayılı yasayı çıkararak haklarımızı GASP etmiştir. 1999 yılında hükümet bu hakkımızı GASP eden kanunu çıkararak TÜRKİYE CUMHURİYETİ’ni halkına karşı yalancı pozisyonuna düşürmüştür. Ülkemizin halkına karşı düşürüldüğü bu çok kötü olan yalancılık pozisyonundan kurtarılarak, TÜRKİYE CUMHURİYETİ’ne İADE-İ İTİBAR yaparak bizleri mağdur eden bu kanunun iptalidir isteğimiz.
Madde madde belirtecek olursak; Bizler erken emeklilik değil GASP edilmiş emekliliğimiz istiyoruz. Emekliliği GASP edilenlerin sayısı 5.000.000 kişi iken aileleri ile birlikte 20.000.000 kişi olmakta oy potansiyeli olarak baktığımızda ise neredeyse hepimizin yaş itibariyle oy kullanacak yaşta çocukları olduğundan 15.000.000 oy demektir. Yakın çevresini ve akrabalarını hesaba katmıyoruz bile. Bizler kesinlikle ama kesinlikle GASP edilmiş emekliliğimizin verilmesi için herhangi bir borçlanma ya da bağlanacak emekli maaşlarından kesintiyi kabul ETMİYORUZ.
Bizlerin emekli edilmesi bazı bakanların dediği gibi devletimize yük yerine kazanç sağlayacaktır.
Şöyle ki; Şu anda emekliliği gasp edilmiş bizlerin emekli edilmesi halinde yerlerine yeni elemanların alınması istihdam yaratacak ve işsizlik rakamlarının düşmesini sağlayacaktır. Bizlerin emekli edilmesi halinde şu anda işverenlerin yaşlısın diye işe almadığı ama sisteminde gençsin diye emekli etmediği boşta kalmış ve bunalım içinde olan arkadaşlarımızın emekliliği kendilerine bağlanacak maaşın ekonomide döngü içine gireceğinden ekonominin canlanmasına sebep olacaktır.
Emeklilikte Yaşa Takılanlar Olarak Asıl
Sayımız Nedir?
Bizler yukarıda da belirttiğim gibi 5.000.000 kişiyiz. Zira bu sayı 1999 yılında sisteme girmiş bir bayanın 2019 yılında bir erkeğin ise 2024 yılında emekli olacağı göz önüne alınırsa şu anki SGK çalışmalarına göre bizlerin mağduriyetini giderecek yasanın çıkması halinde hemen emekli olacak kişi sayısı 500.000 kişidir. Bu 500.000 kişinin de 250.000 kişisi kamu kurumlarında emekli sandığına bağlı olarak çalışmakta olup emekli olmaları durumunda alacaklar emekli maaşları çalıştıkları son ayın yarısına düşeceğinden emekli olmak istemeyeceklerdir.
Aslında kamunun belini büken bu hantal yapılaşmadır ki; 65 yaşına yükseltilmiş ve re’sen emeklilik olmayan ülkemizde emekli sandığına baplı çalışan kişiler 65 yaşına kadar yürümekte zorlanarak, gözleri görmeyerek, kulakları duymayarak sadece emekli olmadan fazla maaş almak üzere eskiden olan bankamatik memurları gibi işlerine gidip gelmektedirler. Yukarıda da belirttiğim gibi şu anda bizlerin mağduriyetini giderecek yasanın çıkması sonucu 250.000 kişi emeklilik için başvuracaktır. Fakat 5.000.000 kişinin mağduriyeti giderilecektir. Ve ayrıca şu anda yasanın çıkması sonucu bu 250.000 sayısının yükselmesinin de önüne geçecektir ki; mağduriyetimiz giderilecek yasa çıkmadığı sürece bu sayı giderek artacaktır.
GASP EDİLMİŞ EMEKLİLİĞİMİZ’in verilmesi için gerekli yasanın bir an önce çıkarılması ümidiyle. Saygılarımızla.” Dedi.