GENEL
Elektrik faturaları düşecek mi?
Kocaeli'de bir vatandaşın açtığı davaya bakan mahkeme, elektrik faturasındaki bedellerinin tüketiciye yansıtılabileceğine ilişkin "açık bir kanun hükmünün mevcut olmadığını" belirterek, faturada bulunan 5 kalemdeki bedellerin hukuka uyarlılığının bulunmadığına hükmetti
14 Şubat 2014, Cuma
Gölcük'te yaşayan Eyüphan Ö, Sakarya Elektrik Dağıtım A.Ş\'nin (SEDAŞ) faturalara yansıttığı ''dağıtım, iletim sistem kullanım, kayıp kaçak, perakende satış hizmet (PSH) ve sayaç okuma' bedellerinin, sebepsiz zenginleşmeye neden olduğu gerekçesiyle Gölcük 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açtı.
Eyüphan Ö, dava dilekçesinde, daha önce konuya ilişkin Gölcük 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin söz konusu bedellerin kendisine iadesine karar verdiğini ancak haksız olarak tarafından bu bedellerin tahsil edilmeye devam edildiğini iddia etti.
SEDAŞ'ın avukatı da mahkemenin hükmettiği bedelin davacıya ödendiğini, davaya konu olan faturalarda yer alan bedellerin kanuni dayanağının bulunduğunu savunarak, davanın reddini istedi.
"Bedellerin tüketiciye yansıtabileceğine ilişkin kanun hükmü mevcut değil"
Davaya ilişkin karar veren mahkemenin gerekçeli kararında, taraflar arasında imzalanan abonelik sözleşmesinde ve "Elektrik Tarifleri Yönetmeliği", "Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği" ile "Kuvvetli Akım ve Topraklama Yönetmeliği"nde sözü edilen bedellerin tüketiciden alınacağına dair bir hükmün olmadığı belirtildi.
SEDAŞ'ın, "davacı tüketiciye" söz konusu bedellerin alınıp alınmayacağına, alınacak ise ne miktarda alınacağına ilişkin bilgilendirme yapmadığına işaret eden mahkeme, bu konuda tüketicinin aydınlatıldığına ilişkin mahkemeye sunulan bir belgenin de bulunmadığını bildirdi.
"Haksız şart" vurgusu
SEDAŞ'ın, bazı yönetmelikleri mahkemeye sunduğuna vurgu yapan mahkemenin, gerekçeli kararında şu ifadelere yer verildi:
"Yönetmelikler, başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerinin kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla çıkardıkları yazılı hukuk kurallarıdır. Bu tanıma göre, bir yönetmeliğin uygulanabilmesinin ön koşulu kanuna aykırı olmamasıdır. Keza, kanuna aykırı tebliğin uygulanma olanağı bulunmamaktadır. Dağıtım şirketlerinin kayıp bedeli, PSH bedeli, sayaç okuma bedeli, dağıtım bedeli, iletim sistemi kullanma bedelini tüketiciye yansıtabileceğine ilişkin açık bir kanun hükmü de mevcut değildir. İşte bu noktada 'haksız şart' kavramının irdelenmesi gerekmiştir."
"Bedellerin tüketiciden alınmasında hukuka uyarlılık bulunmuyor"
Kararda, 4077 sayılı "Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 6. maddesine dikkat çekilerek, Bakanlık standart sözleşmelerinde, "haksız şartların tespit edilmesine ve bunların sözleşme metninden çıkarılmasının sağlanmasına ilişkin usul ve esasları belirler" hükmünün yer aldığına vurgu yapıldı.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin davalı kurumca hazırlanan "standart sözleşme" niteliğinde olduğu kanaatine varıldığı belirtilen kararda, davacı tarafın sözleşmenin içeriğine müdahale imkanının bulunmadığına işaret edildi.
Buna göre, tüm deliller, kanuni düzenlemeler ve açıklamalar ışığında, tüketiciden alınan söz konusu bedellerin hukuka uyarlılığının bulunmadığına hükmeden mahkeme, davaya konu olan faturalardaki söz konusu 3 aylık bedellerden alınan 100 liranın, elektrik dağıtım şirketinden alınarak davacıya verilmesine karar verdi. (Milliyet)