SINAVLAR
Devlet Tüm Sınavlarda Yanlış Şıkkı İşaretlemiş
2010-2015 döneminde yapılan tüm sınavlar polis tarafından mercek altına alındı. Şaibeli olarak adlandırılan 5 yıllık süre zarfında devletin büyük bir boşluğa düşürüldüğü anlaşılıyor. İddialar doğru ise on binlerin ve hatta yüz binlerin hak kaybı var, haksız ve yetkisiz tasarruflar var.
Onlarca sınav mercek altına alındı. Peki hak kayıpları nasıl giderilecek!
Geçen Mart ayında başlatılan KPSS’de usulsüzlük soruşturması derinleştiriliyor. Buna göre, 2010-2015 döneminde gerçekleştirilen askeri okullar ve polis okullarına giriş, Adalet Bakanlığı sınavları ile diğer bazı kamu kurumlarına giriş sınavları çok yönlü ve çok boyutlu biçimde incelenecek. Söz konusu dönemde sınavlara giren ve durumu şüpheli görülen adayların puanları, önceki ya da sonraki yıllarda katıldıkları sınavlardaki puanlarıyla karşılaştırılacak. Bu dönemde sınava giren adaylarla 2010 KPSS soruşturmasında usulsüzlük yaptıkları öne sürülen kişiler arasında herhangi bir ilişki/iletişim olup olmadığı da araştırılacak.
Milyonların Hakkı Söz Konusu
2010 yılındaki KPSS’ye yönelik soruşturma kapsamında “şüpheli” konumunda olan 3 bin 500 kişinin yaklaşık bin 500’ünün “doğrudan şüpheli” olduğu iddia edildi. Yetkililer, son 5 yıllık dönemdeki sınavlara yönelik incelemeler sonucunda, 2010 yılındaki sınav sonuçlarına benzer sonuçlarla karşılaşılması durumunda şüpheli sayısının ciddi oranda artacağını kaydetti. Usulsüzlük yapıldığı iddia edilen sınavların başında gelen KPSS’ye her sene ortaöğretim, önlisans ve lisans düzeyinde milyonlarca aday giriyor. Polis okulları, Adalet Bakanlığı hakimlik sınavları gibi daha birçok sınav hesaba katılınca milyonlarca aday bu durumdan etkilenecek.
Askeri okullar ve polis okullarına giriş ile Adalet Bakanlığı sınavları başta olmak üzere, 2010-2015 döneminde yapılan tüm sınavlar polis tarafından incelemeye alındı. Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre, geçen Mart ayında başlatılan ve gözaltına alınan 62 zanlıdan 32’sinin tutuklandığı KPSS’de usulsüzlük soruşturması derinleştiriliyor. Zanlıların, polise verdikleri ifadelerin yanı sıra başta YÖK, ÖSYM, Jandarma, Emniyet, TÜBİTAK ve MASAK’tan gelen raporlar ve analizler doğrultusunda, 2010-2015 döneminde gerçekleştirilen askeri okullar ve polis okullarına giriş, Adalet Bakanlığı sınavları ile diğer bazı kamu kurumlarına giriş sınavları çok yönlü ve çok boyutlu biçimde incelenecek. Bu kapsamda, söz konusu dönemde sınavlara giren ve durumu şüpheli görülen adayların puanları, varsa önceki ya da sonraki yıllarda katıldıkları sınavlarda aldıkları puanlarla karşılaştırılacak. Şüphelilerin telefon kayıtları incelenecek, bu dönemde sınava katılan adaylar ile 2010 KPSS soruşturmasında usulsüzlük yaptıkları öne sürülen kişiler arasında herhangi bir ilişki/iletişim olup olmadığı da araştırılacak.
Emniyet ifadeye çağıracak
Öte yandan, 2010 yılındaki KPSS’ye yönelik soruşturma kapsamında “şüpheli” konumunda olan 3 bin 500 kişinin yaklaşık bin 500’ünün “doğrudan şüpheli” olduğu, kalanlarının ise “paralel yapı” ile bağlantılı olduğu iddia edildi. Emniyet yetkilileri, doğrudan şüpheli olanların yakalanması için operasyonların süreceğini, kalanların ise emniyet tarafından ifadeye çağrılacağını bildirdi. Yetkililer, son 5 yıllık dönemdeki sınavlara yönelik incelemeler sonucunda, 2010 yılındaki sınav sonuçlarına benzer sonuçlarla karşılaşılması durumunda şüpheli sayısının ciddi oranda artacağını kaydetti.
“Şaibeli sınavlar”
Kamuoyunda geçmiş yıllarda yapılan bazı kamu kurumlarının sınavlarında “şaibe” olduğu savunulmuş, Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde yapılan bazı sınavlarda “paralel yapı”nın aktif rol oynadığı, sınav sorularını bir gece önceden kendilerine yakın kişilere dağıtıldığı öne sürülmüştü. Bu çerçevede, 2013 yılında yapılan komiser yardımcılığı sınavında, önceden çözülen soruların bazı yakın kişilere verildiği, 2012’de gerçekleştirilen misyon yardımcılığı sınavlarında ise soru kitapçıklarının açık olarak sınav salonuna getirildiği iddia edilmişti. Ayrıca söz konusu sınavlarda, adayların nüfus cüzdanı, pasaport veya sürücü belgesinden herhangi birisini mutlaka bulundurması zorunlu iken, bazı adayların sadece polis kimliği ile sınava alındığı savunulmuştu. Aynı zamanda, 6 Mayıs 2012’de yapılan ve bin 589 kişinin katıldığı “Avukatlar İçin Adli Yargı Hakim ve Savcı Adaylığı Yarışma Sınavı”nda da “şaibe” olduğu yönünde iddialar ortaya atılmış, bunun üzerine yapılan inceleme sonucunda bir grup adayın sınavı geçersiz sayılmıştı.
Milli Gazete