GENEL
Daha Fazla Vahşet, Daha Fazla Kan!
Orta Doğu ve Kuzey Afrikadaki zengin enerji rezervleri bölgedeözgürlük ve demokrasi adına daha fazla kanın akmasınaneden olacak!
Toprak elde etmek, enerji kaynaklarını ele geçirmek ve çıkarları korumak uğruna tarihin her döneminde şavaşlar yaşandı ve yaşanmaya devam da edecek!
Değişen tek şey, söylemler ve suni krizler...
Yani savaşların gerçek nedenleri doğrudan ifade edilmiyor.
Daha fazla özgürlük , daha fazla demokrasi söylemi öne çıkıyor.
Bu söylem kulağa hoş gelse de maalesef daha fazla vahşet, daha fazla kan anlamını taşıyor.
Irak işgal edilmeden önce de özgürlük ve demokrasi adına suni krizler yaratıldı.
Maalesef, Diktatör Saddamın elinde mevcut olmayan nükleer silahlar Irak halkı ve tüm dünya için büyük bir tehdit oluşturdu!
Neyse ki kendini barış ve demokrasiye adayan, özgürlük savaşçısı ABD 19 Mart 2003 tarihinde insanlığı bu Diktatörden ve nükleer tehditten kurtarmak için kolları sıvadı!
Avrupalı müttefiklerini ve Iraktaki muhalif grupları da yanına alarakbüyük bir mücadele örneği gösterdi.
Dünyanın en gelişmiş silahlarıyla yaptığı bombardıman sonucuIrakı yerle bir etti.
Ancak kara harekâtı uygulanmadan kesin bir sonuca ulaşılması mümkün değildi.
Akifin deyimiyle kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ... olan askerlerden oluşturulan birlikler kara harekâtını amacına ulaştırdı.
Nihayet Saddam asıldı, Dünya bu diktatörden kurtuldu.
Ancak küçük bir sorun vardı:
Savaşın başlamasına neden olan nükleer silahlar bir türlü bulunamadı!
Irakta nükler silahın olmadığını herkesten daha iyi bilen özgürlük savaşçısı, geride;
İnsanların benzin kuyruğuna girdiği harebe bir ülke...
Kadın, çocuk, yaşlı demeden katledilmiş insanlar...
Ve bedenlerindeki yara iyileşse dahi, yüreklerindeki yara asla iyileşmeyecek binlerce insan bıraktı.
Daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi dedikleri bu olsa gerkek!
Afganistan, Irak, Libya ve Suriye...
Çember daralıyor!
Sıra bize gelir mi dersiniz?
Yusuf Güler