GENEL
3 milyon memurun özlük haklarını düzenleyen kararname dökülüyor
3 milyonun üzerindeki bir memur kesiminin maaşlarının hesabında esas alınan bir mevzuatın güncelliğini kaybetmesi ve birçok soruna çözüm üretememesi, üzerinde düşünülmesi gereken önemli bir sorundur. Daha önce memurlar hakkında uygulanan birçok mevzuatın güncelliğini kaybettiğini belirtmiştik. Ancak, ilgililerden şu ana kadar çözüme yönelik herhangi bir adım atıldığını göremedik.
Bu bağlamda, Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlara İlişkin 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı 2006 yılında yürürlüğe konulmuştur. Ancak, geçen zaman içerisinde birçok değişiklik yapılmasına rağmen büyük oranda güncelliğini kaybetmiştir. Güncel olmayan bir mevzuatla yaklaşık 3 milyon memurun özlük haklarının düzenlenmesini doğru bulmuyoruz. Özellikle 666 sayılı KHK sonrasında yeni bir anlayış ve yaklaşımla yeni bir kararnamenin düzenlenerek yaklaşık 3 milyon memurun kangren olmuş sorunlarına çözüm getirilmesi gerekmektedir. Sayın Faruk Çelik'in inisiyatif alarak bu konuda çalışma başlatmasının yerinde olacağını düşünüyoruz.
Memurlar unvan almadan 3. dereceye yükselebilir mi?
657 Yasaya tabi 2 yıllık okul mezunu bir memurun kadro derecesi unvan almadan 3. kadro dereceye düşebilir mi? Ayrıca norm kadroda bu konularda bir açıklama veya değişiklik var mı? 3. dereceye düşebilmek için unvan gerekir mi?
Bu soruyla birlikte yaklaşık olarak bir milyonun üzerinde bir memur kitlesinin ortak bir sorununu tekrar gündeme taşıyacağız. Bu sorun ise birçok memurun bize sürekli olarak sorduğu ve bizim de klasik olarak mümkün değil diye cevapladığımız 5. dereceden yukarı çıkamayan memurların kadro sorunudur. Mevzuatta hiçbir kısıtlama olmamasına rağmen mevcut uygulamada 4. dereceli memur kadrosuna rastlayamazsınız.
Memurların 4. dereceye yükselmesine engel bir kanun, kanun hükmünde kararname veya yönetmelik mi vardır? Mevcut mevzuatta memurların 4. ve daha yukarı dereceye yükselmesine engel bir durum yoktur. O zaman sorun nedir? Sorunun kaynağı Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığı bürokrasisidir. Yani, Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığı bürokrasisi tamam dediği zaman sorun ortadan kalkacaktır. Daha basit bir anlatımla her yıl hazırlanan kadro kararnamesinin hazırlık toplantısında memurların 4 ve daha yukarı derecelere çıkması uygundur diye bir karar alınırsa bir milyonun üzerindeki bir memur kitlesinin kangren olmuş sorunu ortadan kalkmış olacaktır.
Bu sorun özünde çok büyük bir adaletsizliği de barındırmaktadır. Birinci adaletsizlik ortaokul mezunu bir memurla üniversite mezunu bir memuru aynı kefeye koyarak her ikisi de 5. dereceye kadar yükselebilmektedir. İkinci adaletsizlik lise mezunu bir şefle üniversite mezunu bir şefi aynı kefeye koyarak her ikisi de 3. dereceye kadar yükselebilmektedir. Üçüncü adaletsizlik Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni ile Şef'i kadro olarak aynı kefeye koymaktadır. Dördüncü adaletsizlik ise kamu kurumlarını hiç de gerek olmadığı halde sadece bu sorunu çözebilmek için VHKİ kadrosu ihdasına gitmeye zorlamaktadır. Beşinci adaletsizlik ise özel hizmet tazminatlarının kadro derecesine göre ödenmesi nedeniyle ortaokul mezunu ile üniversite mezunu aynı oranda özel hizmet tazminatı almaktadır. Başka adaletsizlikleri de sıralayabiliriz ama bu kadarının yeterli olduğunu düşünüyoruz.
Şimdi yukarıdaki soruya dönecek olursak memur unvanı ile 3. dereceli bir kadroya atanmanız mümkün değildir. En fazla 5. dereceli memur kadrosuna atanabilirsiniz. Şayet unvanınız Bilgisayar İşletmeni veya VHKİ olursa kadro dereceniz 3. dereceye kadar yükselebilir. Ancak, unvanınız değişmese dahi kazanılmış hak aylık derece ve kademenizin öğrenim durumuna göre 1. dereceye kadar yükselmesine hiçbir engel bulunmamaktadır.
Şube Müdürü olabilir miyim?
S.D. Üniversitesinde Sağlık Teknikeri(SHS) kadrosunda görev yapmaktayım. Memuriyet girişim 1992 yılı. Derecem:2/2 ve önlisans 1992 mezunuyum. Şube Müdürlüğü(GİH) kadrosuna atanmamda mevzuat gereği bir sorun var mıdır? Maaş açısından bir azalma olur mu? Emeklilik durumumda ne gibi artı ve eksiler teşkil etmektedir?
Yükseköğretim Üst Kuruluşları İle Yükseköğretim Kurumları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinin 8 inci maddesine göre Şube Müdürü kadrolarına atanabilmek için en az dört yıllık yükseköğrenim mezunu olma şartı olmakla birlikte bu Yönetmeliğin geçici 1 inci maddesinde yer alan; '18/4/1999 tarihinde görevde bulunan ve aynı tarih itibarıyla iki yıllık yükseköğrenim mezunu olanlar, diğer koşullara sahip oldukları takdirde 8 inci maddenin uygulanması bakımından dört yıllık yükseköğrenim mezunu kabul edilirler.' hükmü gereğince sizin diğer şartları taşımanız halinde şube müdürü olarak atanmanıza herhangi bir engel bulunmamaktadır.
Şube müdürü olmanız halinde emeklilik açısından herhangi bir değişiklik olmayacaktır. Daha önce açıklamış olduğumuz üzere dört yıllık yükseköğrenim mezunu bir memurla dört yıllık yükseköğrenim mezunu bir şube müdürünün emekli maaşı arasında hiçbir fark yoktur. Ancak, şube müdürü olmanız halinde görev maaşınız artacaktır.
Kurumunuz mahkeme kararını yanlış uygulamış
İl Müdürü iken 2005 yılında bu görevden alındım ve bu görevimden alınmam ile ilgili dava açtım. 2012 yılında bu davada işlemin iptaline karar verilmiştir. Ancak idare, 2008 yılında almış olduğum 1/8 oranındaki aylıktan kesme cezasını gerekçe göstererek kazanmış olduğum yargı kararını uygulamadı. Yapılan işlem doğru mudur?
657 sayılı Kanunun 132 nci maddesine göre; Aylıktan kesme cezası ile tecziye edilenlerin 5 yıl süreyle daire başkanı kadrolarına, daire başkanı kadrosunun dengi ve daha üstü kadrolara, bölge ve il teşkilatlarının en üst yönetici kadrolarına, düzenleyici ve denetleyici kurumların başkanlık ve üyeliklerine, vali ve büyükelçi kadrolarına atanmaları mümkün değildir.
657 sayılı Kanunun 132 nci maddesinde 25.02.2011 tarihinde yapılan değişiklikle aylıktan kesme cezası alanların bölge ve il müdürü kadrolarına atanamayacağına ilişkin yukarıdaki hükmünün geçmişe yönelik olarak uygulanması mümkün değildir. Yani belirtilen hüküm geçmişe doğru hüküm ifade etmeyeceğinden bu hüküm gerekçe gösterilerek daha önce aylıktan kesme cezası alanların il müdürlüğü veya bölge müdürlüğü sonlandırılamaz. Ancak, belirtilen tarihten önce aylıktan kesme cezası alanların 25.02.2011 tarihinden sonra belirtilen kadrolara atanmaları mümkün değildir.
Ayrıca, 25.02.2011'den sonra il müdürü veya bölge müdürü olarak görev yapanların aylıktan kesme cezası almaları halinde görevleri sonlandırılacaktır.
Dolayısıyla sizin 2008 tarihinde almış olduğunuz aylıktan kesme cezası nedeniyle mahkeme kararının uygulanmaması yanlış bir işlemdir. Yani ortada uygulanmayan bir yargı kararı olduğunu söyleyebiliriz. Ümit ederiz ki kurumunuz sizin yargısal yollara başvuru yapmanıza gerek kalmaksızın yanlışını düzeltir ve sorun sıkıntı çıkmadan çözülür.
Ahmet Ünlü / Yeni Şafak