Özvar, Galatasaray Üniversitesi Aydın Doğan Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen “2030’a Doğru Yükseköğretim Vizyonu Toplantısı”na katıldı.
Toplumsal ve eğitim alanındaki değişimlerin ele alındığı bu toplantının 6’ncı ve sonuncusunu, Marmara Bölgesi’ndeki 34 üniversiteyle İstanbul’da düzenlediklerini belirten Özvar, toplantı sonunda oluşturulacak raporun üniversitelere sunulacağını ifade etti.
20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren yükseköğretimin daha geniş bir kitleye ulaşmaya başladığını belirten Özvar, bu durumun küreselleşme sürecine önemli katkılar sağladığını dile getirdi.
Hızla gelişen teknolojinin eğitim anlayışını değiştirdiğini vurgulayan Özvar, dünya genelinde yükseköğretim için erişim maliyetlerinin artış gösterdiğinin altını çizdi.
Küresel ölçekte bilim ve teknoloji alanlarında yaşanan rekabetin arttığını ifade eden Özvar, Türk üniversitelerinin uluslararası akreditasyon standartlarına uyum sağlama ve dünya sıralamalarında üst sıralara çıkma konusundaki başarısını da dile getirdi. Özvar, THE sıralamasındaki başarıları şöyle aktardı:
“Türk üniversiteleri, uluslararası düzeyde yapılan değerlendirmelerde ciddi ilerleme kaydetmiştir. En son açıklanan THE sıralamasında, eğitim bilimlerinde 35, mühendislikte 26, tıp ve sağlıkta 25, sosyal bilimlerde 24, işletme ve ekonomide 21, fen bilimlerinde 19, fizik bilimlerinde 18, bilgisayar bilimlerinde 17, sanat ve beşeri bilimlerde 11 ve psikoloji alanında 5 üniversitemiz, ilk 1000 içerisinde yer almayı başardı. Ayrıca, sıralanmış ana alanların 10’unda farklı üniversitelerimiz, ilk 500 içerisinde kendine yer bulmuştur. Bu sonuçlar, geleceğe yönelik bizleri motive eden önemli verilerdir.”
– “Yaşanan değişim, mezunları başka becerileri kazanmaya zorlayabiliyor”
Özvar, üniversitelerin mevcut durumla yetinmesinin yeterli olmadığını, uluslararası rekabette daha fazla mesafe kat edilmesi gerektiğini vurguladı. Akademisyenlerin bu süreçteki rolüne dikkat çekerken, “Üniversite öğretim elemanlarının akademik motivasyonu ve bilimsel üretkenlikleri, yükseköğretim hayatımızın ve ülkemizin kalkınmasının en önemli gündem maddelerinden biridir,” diye ekledi. Özvar, nitelikli genç nesillerin yetiştirilmediği bir ortamda bilim ve teknolojideki ilerlemenin sağlanamayacağını belirtti.
İstihdama duyarlı programların ve mezunların iş gücü piyasasındaki ihtiyaçlara uygun becerilerle donatılmasının önemine değinen Özvar, hızlı teknolojik değişimlerin bazı mesleklerin önemini azalttığını ifade etti.
Bu değişimin mezunları yeni beceriler kazanmaya zorladığını belirten Özvar, Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) bu duruma karşı aldıkları tedbirleri aktardı. YÖK’ün, üniversitelerin müfredatlarını sektör temsilcileriyle istişare ederek güncellemelerini teşvik ettiğini söyledi. Ayrıca, işgücü piyasasında istihdamı kolaylaştırmak amacıyla staj ve iş yeri uygulamalarının çeşitliliğine yönelik destek verildiğini ifade etti.
Özvar, meslek yüksekokulu uygulamalarının bu bağlamda önemli örnekler sunduğunu belirtti ve tematik meslek yüksekokullarının desteklenmesinin gereken yeni becerilerin kazandırılması açısından etkili bir model olduğunu vurguladı.
– “Vakıf ve devlet üniversitelerimizde bu programları açmaya devam edeceğiz”
Eğitimde yapay zekanın önemini öne çıkaran Özvar, dijital mesleklerin ve yazılım tabanlı alanların en çok talep gören kariyer seçenekleri olduğunu belirtti. Bu yıl 17 yeni ön lisans ve lisans programının 20 üniversitede 70’i aşkın sayıda açıldığını ifade etti. Program sayısının öğretim elemanlarının sayılarına göre artacağını belirten Özvar, vakıf ve devlet üniversitelerine işaret ederek, bu programların devam edeceğinin altını çizdi. Ayrıca, geçen yıl üniversitelerde açılan siber güvenlik programlarının, özellikle başarılı öğrenciler arasında ilgi gördüğünü de sözlerine ekledi.
