EMNİYET
Polisler Emekli Olmaktan Korkuyor
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda yapılan İçişleri Bakanlığı bütçe görüşmelerinde şu konuları gündeme getirmiştir.
23 Kasım 2013, Cumartesi
On binlerce emekli polisimizin icralık durumda olduğunu; ekonomik sorunlar, geçim sıkıntısı ve ödenemeyecek boyuta yükselen borçları nedeniyle bunalıma giren, intihar eden polislerimiz olduğunu biliyor musunuz?
Polisimizi bu duruma düşürmeye hiç kimsenin hakkı yoktur. Polisimizin özlük hakları ve çalışma şartlarıyla ilgili sorunlarının mutlaka çözüme kavuşturulması gerekmektedir.
Tamamına yakını yükseköğrenimli olan polislerimiz, kamuda emsal alınabilecek birçok kadroya verilen 3600 ek göstergeyi haklı olarak istiyor.
Polislerimiz emekli olmaktan korkuyor, çünkü emekli olunca maaşı yarı yarıya düşüyor. Bu yüzden yaş haddine kadar çalışmak zorunda bırakılıyor.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak emniyet teşkilatı mensuplarının özlük haklarının iyileştirilmesini, polise 3600 ek göstergenin verilmesini amaçlayan kanun teklifleri verdik, önergeler verdik. Ancak, bunlar AKP Grubunun oylarıyla reddedilmiştir.
“YA POLİSLERE 3.600 EK GÖSTERGEYİ VERİN”
“YA DA POLİSLERDEN HELALLİK İSTEYİN”
Her gelen İçişleri Bakanı umut veren sözler sarfetmiş, ama maalesef hepsi boş çıkmıştır.
Sn.Başbakan 15 Temmuz 2007 tarihinde bir televizyon programında seçimlerden sonra masaya yatırılacak ilk konunun polislerin özlük hakları olduğunu söylemiştir. Ancak aradan geçen altı yılı aşan süreye rağmen hiçbir gelişme olmamıştır.
Bırakın iyileştirmeyi, daha geçen yıl “Eşit işe eşit ücret.” diye çıkarılan 666 sayılı KHK’de emniyet teşkilatı personeli açıkça görmezden gelinmiştir.
25 Temmuz 2013 günü Ankara Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğünde verilen iftar yemeğine katılan Sn Başbakan, polisin emeklilik haklarını düzenleyen çalışmanın gelecek yasama yılında kanunlaştırılmasına gayret edeceklerini söylemiştir.
Sayın Bakan, 4 ayı geçti, yeni yasama yılındayız, ne yaptınız? Ne olur “maliye” demeyin, “bütçe” falan demeyin. Bir haksızlığı gidermenin, ya da bir hakkı teslim etmemenin hiçbir haklı gerekçesi olamaz.
Sözünde durmak önemli bir haslettir. Bu hususta da birçok atasözümüz vardır. “Sözünün eri ol.” “Söz ağızdan çıkar.”, "Söz namustur.” “Allah bir söz bir.” gibi özdeyişler verilen sözün mutlaka tutulması gerektiğini ifade eder. Yüce dinimiz de verilen söze uyulmasını emreder. Bu konuda birçok ayeti kerime ve hadisi şerif bulunmaktadır.
Türk polisi söz verip tutmayanlara, kendilerini görmezden gelenlere ve yıllardır aldatanlara hakkını helal etmeyecek, gerekli hesabı da soracaktır.
İL GENEL MECLİSİ ÜYELERİNİN SOSYAL GÜVENCESİ YOK
İl özel idaresinin karar organı il genel meclisidir. İl genel meclisi üyelerimiz 5302 sayılı Kanun’a göre sadece toplantı başına huzur hakkı alabiliyorlar. Bugün itibarıyla ödenen rakam da gerçekten çok yetersiz. Ayrıca, 5302 sayılı Kanun’da il genel meclisi üyelerinin sosyal güvencesiyle ilgili hiçbir hüküm bulunmamaktadır.
Bizim bu konuda Milliyetçi Hareket Partisi olarak yine verdiğimiz kanun teklifi var, hem sosyal güvenceye kavuşturulmaları, hem de aldıkları huzur hakkının iyileştirilmesini öngören bu teklifimiz TBMM’nde bir an önce gündeme alınmalıdır.
BELEDİYE BAŞKANLARI AYNI HAKLARDAN YARARLANAMIYOR
Emekli belediye başkanlarımıza emeklilikte ödenen makam ve görev tazminatlarıyla ilgili sıkıntı var. Birincisi, geçmişte “Emekli Sandığı iştirakçiliği yok.” diye bu tazminatlardan yararlanamayan görev yapmış birçok belediye başkanımız var. İkincisi, uzun süre belediye başkanlığını yapmış olmasına rağmen atamayla geldi diye bu tazminatlardan yararlanamayan belediye başkanlarımız var. Üçüncüsü, 2009 yılında seçilen belediye başkanlarımız maalesef eğer geçmişinde Emekli Sandığı iştirakçiliği yoksa- yine bu tazminatı alamıyor.
Anayasamızın 10’uncu maddesine aykırı olarak bir eşitsizlik söz konusudur. Bu eşitsizlik giderilmeli, belediye başkanlarının hepsi aynı haklardan yararlanabilmelidir.
KAPATILAN BELDE BELEDİYE BAŞKANLARINA KADRO VERİLMELİ
Malum bütünşehir yasasıyla birçok beldemizde belediye başkanlıkları kalkıyor; birçok belediye başkanımız emekliliği hak etmemiş. Bu arkadaşlarımıza bir kadro imkânı verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Beldesini kapatıyorsunuz, tekrar aday olma imkânı yok, ortada kalıyorlar, bu belediye başkan arkadaşlarımıza mutlaka kadro imkânı verilmelidir.
SORULAR
1) Hırsızlık suçlarında niye patlama oldu? Vatandaşın evi, iş yeri ve otolarını hedef alan hırsızlık olayları 4 yılda yüzde 63 oranında artmış, bu yüksek artışın nedeni sizce nedir? Cezası mı az? Bu konuda bir düzenleme yapılması gerekiyor mu? Evlerden yapılan hırsızlıkların yüzde 77’sinin faili neden bulunamamıştır?
2) Şehit aileleri ve gazilerimizin haklarıyla ilgili geçen yıl ve bu yıl torba kanunlarla düzenlemeler yaptık. Yalnız, uygulamasında sıkıntı yaşandığını görüyoruz İkinci iş hakkıyla ilgili kanun çıktığı hâlde epeyce beklendi, Atamalar ne zaman yapılacak?
3) Sn Başbakanın, üniversite ve statlarda polislerin görev yapmayacağını açıklamasından sonra 30 bin koruma memuru alınacağı söylenmişti, bu ne oldu? Koruma memuru alırken özel güvenlik personeline bir öncelik vermeyi düşünüyor musunuz?
4) Özel güvenlik personeli olarak yaklaşık 700 bin kişiye kimlik verdik diyorsunuz. O arkadaşlarımızın birçoğu işsiz, mağdur. Özel güvenlik personelinin ücreti düşük, senelik izni, kıdem tazminatı yok. Bunlarla ilgili tedbirler almayı düşünüyor musunuz?