Eskiden tren yolculuğu yapanlar bilirler. Bileti alırsınız, beklemeye başlarsınız. Hareket saati geldiği halde tren gelmez. Hareket memuru çıkar trenin tehirli olduğunu şun an falanca istasyonda olduğunu söyler. Yapılacak Bir şey yoktur. Beklemeye devam edersiniz.

MEB'de de işler böyle yürümeye başladı. Yer değiştirme işlemleri Mayıs ayı itibariyle başlayıp, yaz boyunca peş peşe devam etmesi gerekiyordu. Olmadı.

Tehir önce il içi ile başladı. Doğal olarak da bundan sonra yapılacak olan diğer yer değiştirme işlemleri de tehire uğradı, geriye doğru itildi.

İl içi tehirli,

İller arası tehirli,

Taşra rotasyonu tam istasyona girdi derken, makas başında lokomotif kaldı. Ancak seneye hareket eder diyorlar.

Şu an özür durumundan yer değiştirenlerin sonuçları açıklanacak. Açıklanacak da yaklaşık 14 saat önce açıklanması gerekiyordu. Hala tık yok. Bakanlıkta bu işi planlayanlar mutlaka olağanüstü durumlar için takvime bir süre eklemişlerdir. Ancak buna rağmen bu iş hala açıklanmamış ve gecikmişse ortada ciddi bir durum vardır. Okulların açılmasına altı gün kaldı. Yer değiştirme başvurusunda bulunanların boşa geçirecekleri bir saatleri bile yok. Atama sonuçlarını alır almaz geriye kalan üç mesai günü içerisinde görev yerlerinden ilişiklerini kessinler ki, yeni görev yerlerinde kendilerine yeni bir düzen kurabilsinler.

MEB de işler geciktikçe, sinirler geriliyor. Eğitimciler burnundan soluyor. Bakanlığa duyulan güven erezyona uğruyor. İstasyonda bekleyip gidecekleri yere bir an önce gitmek isteyenelere de hak vermek gerekiyor. Treni tehir ettirmeye kimsenin hakkı yok.