DEVLETİN ZİRVESİNİ İZLEYEN EMNİYET'TEKİ YAPI İÇİN CASUSLUK DAVASI AÇILIYOR

17 Aralık Operasyonu'ndan sonra internete düşen bazı yasadışı dinleme kayıtlarının Emniyet İstihbarat'ta yapıldığı ortaya çıktı. Yasa dışı kayıtları yapan ve medyaya sızdıran 44 polis hakkında 'casusluk'tan soruşturma açıldı ve ayrıca savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. 10 polisin de meslekten ihracı istendi.

Emniyet İstihbarat dinlemiş

İçişleri Bakanlığı müfettişleri tarafından 11 ayrı konuda başlatılan soruşturmalarda, Emniyet İstihbarat'ta 'usulsüz dinleme' yapıldığı ve 'üst düzey devlet yöneticilerinin kişisel verilerinin incelendiği; bir kısım kayıt ve verilerin silindiği; gizli kalması gereken bilgilerin medyaya sızdırıldığı belirlendi.

Başbakan'ın bilgileri çalındı

Bu yasa dışı kayıt ve sızdırmalarla ilgili ilk etapta 27 polis görevden uzaklaştırıldı. Ayrıca, Başbakan Erdoğan ve yakınlarının özel hayatı, nüfus ve iletişim bilgilerini içeren verilerin yasa dışı olarak 11 ayrı ilde, 19 polis tarafından elektronik ortamda sorgulandığı ve kopyalarının alındığı belirlendi. Ankara, Adana, Van, Hatay, Kars, Mersin, Siirt, Şırnak, Tunceli, Balıkesir ve Mardin'de bu sorgulama ve kayıtları yapan biri komiser 10 polis ilk aşamada görevden uzaklaştırıldı ve 'meslekten ihraçları' istendi.

9 polise de çeşitli disiplin cezaları verildi.

'Urla villaları'nı da sızdırmışlar

"Yasa dışı yollarla üst düzey devlet büyüklerGıda maddeleri ve yemeğe kredi kartı taksiti yasağı koyan BDDK, okullardaki yemeği eğitimin parçası sayarak bu yasağı öğrenciler için gevşetti. Okullarda yenilen yemek için öğrenciler veya veliller kredi kartı ile 9 taksitle ödeme yapabilecek.

Genel alışverişi 9 taksitle sınırlayan benzin, gıda ve yemek harcamalarına da taksit yasağı getiren Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) öğrenciler için yasağı kaldırdı. BDDK yasağı kaldırırken okullarda verilen yemeği eğitimin bir parçası saydı. Böylece öğrenciler ve veliler okullarda yılbaşında veya dönem başında ödedikleri yemek parasını kredi kartıyla 9 taksit yapabilecek. BDDK bu yasağı Özel Okullar Birliği Derneği'nin isteği üzerine kaldırdı. Birlik BDDK'y başvurarak her yılbaşında aldıkları yemek ücretine getirilen taksit yasağının kaldırılması istedi. Birlik, yemek hizmetinin eylül ayında başlayıp haziran ayında sona eren bir hizmet olduğunu bildirdi.

Hizmetin sunulduğu süre esas alınarak bu hizmete ilişkin yapılacak ödemenin taksitlendirme değil aslında öğrenim ve yemek hizmeti verildikçe hak edilen bedelin kredi kartından tahsil edilmesi olduğunu savundu. Dernek ayrıca taksit yapılmadığı durumlarda velilerin her ay okula gelmek zorunda kaldığını ifade ederek ve taksit yasağının kaldırılması istedi.

EĞİTİMİN PARÇASI SAYDI

BDDK'nın Özel Okullar Birliği Derneği'ne gönderdiği yazıda kredi kartı ile yapılan alışverişler ile nakit çekimlerin 9 ayı geçemeyeceği ayrıca telekomünikasyon hizmetleri ve kuyum ile ilgili harcamalar ile yemek, gıda ve akaryakıt harcamalarında taksit uygulanmasının yasaklandığı hatırlatıldı. Ancak eğitim hizmetlerinin ayrılmaz bir parçası sayılan yemek hizmetlerinin BDDK yönetmeliği ile yasaklanan hizmetle aynı şey olmadığı kaydedilerek, yönetmelik uygulaması açısından eğitim hizmetlerinden ayrı olarak değerlendirilmemesi gerektiğinin düşünüldüğü açıklandı. Böylece işlemin 9 ayı geçmemek kaydıyla kredi kartıyla taksitlendirilebileceği dile getirildi. Böylece yasal bir değişikliğe de gerek kalmadığı vurgulandı.

TAKSİT 5 HAFTADA 5.4 MİLYAR AZALDI

Kredi kartına taksit sınırı getirilmesinin ardından taksitli harcamalardaki düşüş geçen hafta da sürdü ve 5 haftada taksitli kredi kartı harcama tutarı 5 milyar 433 milyon lira geriledi. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası istatistiklerine göre, 11 haftalık dönemde ise taksitli kredi kartı harcama tutarı 1 milyar 146 milyon lira geriledi. 7 Mart ile biten haftada mevduat bankalarındaki kredi kartı harcama tutarı yüzde 0.98 oranında azalışla 88 milyar 486 milyon 102 bin liraya geriledi.

DÖVİZ BÜFESİNE POS YASAĞI GELDİ

BDDK ayrıca Hazine Müsteşarlığı'nın sorusu üzerine döviz büfelerinden kredi kartıyla altın ve döviz alınmamasını, bu büfelerde POS cihazı bulundurulmamasını istedi. BDDK döviz büfelerinde POS makinesi bulundurmasının gerektiğini Hazine'ye iletti. BDDK yazısında 'yetkili müessese' denilen döviz büfelerinden altın ve döviz satımının aypılıp yapılmayacağının sorulduğu kaydedildi. Ayrıca yabancıların da kredi kartı ile Türk Lirası alıp alamayacağına ilişkin soru sorulduğu iletildi. BDDK bu sorular karşılığında döviz büfelerine bir yazı gönderdi. Bu yazı ile döviz büfelerinde altın ve döviz alım satımını yap POS cihazı bulundurulmaması ve kullanılmaması gerektiğinin düşünüldüğü belirtildi. Böylece BDDK döviz büfelerine POS yasağı getirmiş oldu. Döviz büfeleri 2006 yılında getirilen yasal düzenleme ile altın satmaya başlamıştı.

'Casusluğun' cezası 20 yıl

Öte yandan, devlet yöneticileri hakkında yasa dışı dinleme, kaydetme ve kişisel verileri kopyalama suçlarını işleyen polisler hakkında ayrıca, 'casusluk' suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusu yapıldı. Suç duyurusunda, bu polislerin TCK 327 ve 328. maddelerine göre, "Devletin güvenliği, iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek"ten yargılanmaları istendi. Bu suç 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası öngörüyor.

Saat alan da, aldı diyen de ahlaksızdır

Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan AK Parti'nin Mersin mitinginin açılışında yaptığı konuşmada, kendisine iftira atıldığını belirterek, "Tutturmuşlar Zafer Çağlayan'a hediye saat verildi diye. Saat aldığımı, kim söylüyorsa namert, edepsiz, ahlaksızdır" dedi. "Bu kardeşinizin Mersinliler'e, ülke ekonomisine hizmetten başka ne suçu, ne günahı var'' diye soran Çağlayan sözlerini şöyle sürdürdü: "Kılıçdaroğlu, hırsız mı görmek istiyorsun, dön aynaya bak, kendini görürsün. Yolsuzluk mu görmek istiyorsun dön İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayına bak. Tutturmuşlar, Zafer Çağlayan'a hediye saat verildi diye. Buradan sesleniyorum, Zafer Çağlayan'a saat hediye eden de, eğer Zafer Çağlayan bir saat hediye almışsa, saat aldığımı, bana saat verildiğini kim söylüyorsa namerttir, edepsizdir, ahlaksızdır. Halkımızın huzurunda söylüyorum, Zafer Çağlayan'a tek bir delikli kuruş rüşvet veren de, alan da, aldı diyen de edepsizdir, vicdansızdır.''

Öğrenciler YURTKUR'a yöneldi

Başbakan Erdoğan ve hükümeti karalayan söylem ve eylemlerde yer almak istemeyen özel yurtlardaki 4 bin 749 üniversite öğrencisi Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'na (YURTKUR) başvuruda bulundu. Yine Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) üzerinden 243 öğrenci benzer isteklerde bulunurken, kurumun yurt, burs ve kredi hizmetlerine ilişkin 4 bin 119 başvuru yapıldı. Başvurulara hızlı bir şekilde cevap verilerek, öğrencilerin kuruma ait yurtlarda misafir edilmeye başlandığı bildirildi.

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, bazı özel yurtlarda gençlerin barınma ve eğitim dışı faaliyetlere zorlandıklarını üzülerek gördüklerini belirterek, "Hepsini, KYK yurtlarında misafir edeceğiz. Bu noktada ailelerin içi rahat olsun" dedi.