Eğitim-iş Genel Merkezi'nden yapılan açıklama da " 12 Eylül dönemi uygulamalarını anımsatan ve ancak faşist diktatörlüklerde rastlanan uygulamayı şiddetle kınıyor, polis baskınıyla birlikte yandaş basın organları tarafından da hedef tahtasına konulan Cumhuriyet gazetesi için koruyucu tedbirlerin alınmasını istiyoruz." denildi.

Açıklamanın devamı şöyle:

Demokrasi ve insan haklarının yara aldığı zorlu süreç karşısında dik duruşundan ve ilkeli habercilik anlayışından taviz vermeyen Cumhuriyet Gazetesi üzerindeki iktidar baskısı devam etmektedir.

Cumhuriyetimizle özdeşleşmiş, savunduğu değerler adına mücadelesini yılmadan sürdüren Cumhuriyet Gazetesi’ne hiçbir yasal dayanağı olmadan polis tarafından baskın yapılması açıkça bir sansür girişimidir. “Basın hürdür, sansür edilemez” hükmünü içeren Anayasa’nın 28. Maddesi’ne açıkça aykırılık teşkil eden bu girişim, AKP iktidarının, haber ve ifade özgürlüğünü baskı altına alma, egemen anlayışın çıkarlarına hizmet eder hale getirme çabalarının bir örneğidir.

Davutoğlu’nun, Charlie Hebdo saldırısı nedeniyle insan hakları ve ifade özgürlüğünün önemini vurgulamak amacıyla Paris’te gerçekleştirilen protesto yürüyüşüne katılmasının ardından Cumhuriyet gazetesine yönelik bu baskın, iktidarın düşünce ve ifade özgürlüğü konusundaki ikiyüzlülüğünü ortaya koymuştur.

12 Eylül dönemi uygulamalarını anımsatan ve ancak faşist diktatörlüklerde rastlanan söz konusu uygulamayı şiddetle kınıyor, polis baskınıyla birlikte yandaş basın organları tarafından da hedef tahtasına konulan Cumhuriyet gazetesi için koruyucu tedbirlerin alınmasını istiyoruz.