Halk TV’de Lale Özan Arslan’ın moderatörlüğünde Eğitim-Bir-Sen ve Eğitim-Sen yöneticileri “karma eğitim, okullarda başörtüsü ve zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi” konusunda karşı karşıya geldiler. Eğitim-Bir-Sen, CHP zihniyetine ve Eğitim Sen’e ağır yüklendi.

Eğitim-Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca ile Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ali Yalçın’ın karşı karşıya geldiği programda moderatör de zor anlar yaşadı.

“Karma Eğitim” konusu ile başlayan programda Eğitim-Bir-Sen adına katılan Ali Yalçın, 16 “Ocak 2010’da Milliyet Gazetesi’nde yazan Mehveş Evin’in “Karma Okullar Daha Başarısız” başlıklı yazısındaki “Bir kesimi yerinden hoplatacak bir sonuç biliyorum” cümlesinden hareketle Mehveş Evin sizleri yerinden hoplatamadı ama Eğitim-Bir-Sen Eğitime Bakış Dergisi’nde karma eğitimi masaya yatırdığında yerinizden hopladınız” diyerek başladığı konuşmasında karma eğitim dayatmasını 28 Şubat’la başladığını söyledi.

Almaya 2001 yılında bütün okullarda karma eğitim mecburiyetini kaldırırken ve Der Spigel Dergisi “Yüz yılın en büyük pedegojik yanlışı karma eğitim karaya oturdu” diye manşet atarken, Bayern Eğitim Bakanlığı Dergisi Schule Aktuel; “Pedegojik bir ham ölü. Karma okul kızları aptallaştırıyor” diye başlık atarken 28 Şubat’ın siyasi aktörlerinden Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu karma eğitimi zorunlu hale getiriyor, bırakın devlet okullarını özel okullar, dershaneler ve halk eğitim kurları dahil” dedi.

Avrupa’da yapılan araştırmalardan çarpıcı sonuçlar paylaşan Ali Yalçın, “Eğitim-Bir-Sen karma eğitime karşı sanılmasın. Biz karma eğitime değil, biz karma eğitim dayatmasına karşıyız. İnsanların demokratik seçim hakkı ellerinden alındı. Avrupa karma eğitimden süratle vaz geçerken Türkiye’de dayatma yapılması bir projedir. Buna projeye karşı olmaya ve bu projeyi kaldırtmaya kararlıyız” dedi.

Eğitim-Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca’nın hazırlıksız olduğu görülen programda okullarda başörtüsü konusu da konuşuldu. Ortaokul ve Liselerde başörtüsünün serbest bırakılmasına karşı çıkan Eğitim-Sen Başkanı; biz başörtüsü konusunun ve dinsel simgelerin 5. sınıfa kadar inmesine karşıyız. Benim annemde başörtülü deyince Ali Yalçın; onun için mi, Açık Lise Sınavına girişte annelere başörtüsü serbestliği getirildiğinde ülke genelinde tutanak tutmaya ve ihbar etmeye yeltendiğiniz için adınız Muhbir-Sen’e çıktı ve basına yansıdı. Onun için mi anneler başörtülü sınava girmesin diye mahkemeye gittiniz dedi.

Zorunlu din dersi ve AHİM kararının da tartışıldığı programda Ali Yalçın, Zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi 1982’de geldi. Kenan Evren bakiyesidir. Mütedeyyin kesim, bu gün İslamcı denilen kesim şiddetle karşı çıkmış ve Abdurahman Dilipak “Bu Din Benim Dinim Değil” diye kitap bile yazmıştı. Çünkü Türkiye’de devletin dini var ve devlet dinin genetiği ile oynamaya İhsan Özkes gibi din adamları yetiştirmeye çalışıyor. 1945-1950 arası açılan İlahiyat fakültelerinde Kuran-ı Kerim Dersi yoktu. Seçmeli Din Dersi 1948’ geldi ve bunlar projeydi dedi.

Eğitim-Sen Genel Başkanı Karaca’nın biz seçmeli din dersine karşı değiliz, zorunlu olmasına karşıyız deyince Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ali Yalçın; onun için mi 18. Milli Eğitim Şurasında biz seçmeli din dersleri konusunda önerge verdiğimizde ortalığı ayağa kaldırmaya çalıştınız diyerek Eğitim-Sen Genel Başkanını zor durumda bıraktı.

Hararetli geçen programda Eğitim-Sen Genel Başkanı’nın hazırlıksız olduğu Ali Yalçın’ın ise söylenilen her konuda belgeli konuştuğu görüldü.