MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada önemli açıklamalarda bulundu.
Bahçeli, “DEM Parti heyetinin gerçekleştirdiği ikinci ziyaretin ardından PKK’nın sona erdiğine dair şartsız bir açıklama yapılmalıdır” dedi. Konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “DEM heyetiyle İmralı arasında yapılacak ikinci görüşmenin sonunda, PKK’nın örgütsel varlığının sona erdiği ve terörle bir sonuç alınamayacağı, bu karanlık sayfanın birçok bedel ödenerek kapandığı herhangi bir şart öne sürülmeden ilan edilmelidir. Beklentimiz kesin ve tavizsizdir. PKK’lı teröristler ya silah bırakarak teslim olmalı ya da kaçınılmaz sonuçlarla yüzleşmelidir.”
Bahçeli, terörle pazarlık yapılmayacağını ve sadece mücadele edileceğini vurgulayarak, terörle mücadeledeki kararlılığını dile getirdi. Terörsüz bir Türkiye’nin gerçekleşme sürecinin başladığını belirten Bahçeli, şunları kaydetti: “Kürt kardeşlerimizle aramıza kandan duvar çekmek için yıllardır faal olan zalimlerin ve onların kiralık tetikçilerinin sonu gelmiştir. PKK/YPG terör örgütü, Kürt kardeşlerimizin ne vasisi ne de temsilcisidir.”
Ayrıca, bölücü terörün Türk-Kürt kardeşliğini hedef alan küresel siparişlerin başarısız olduğuna dikkat çeken Bahçeli, “Milli uyanış, kenetlenmiş bir halde belini doğrultmuştur” dedi.
“Terörsüz Türkiye’nin şafağı sökmüştür”
Bahçeli, Türkiye’nin huzur ve güveninin yeniden sağlandığını belirterek, “DEM heyetinin yaptığı temas ve ziyaretler, olumlu bir seyir izlemektedir. Usul ve üslup olgunluğu örnek teşkil etmektedir. Terörsüz Türkiye için çaba gösteren herkes bu mücadelenin bir parçasıdır” ifadelerini kullandı.
Terörle mücadelede bir bütünlük sağlanması gerektiğini dile getiren Bahçeli, “Bu bağlamda, milletimizin hak ve hukukunu korumanın zamanı gelmiştir. Terör markajını kırmak ve bölücülük damarını kesmek için milli kucaklaşmayı başlatmak şarttır” dedi.
“Terör örgütü için son gelmiş, deniz bitmiştir”
Bahçeli, Suriye’nin kuzeydoğusundaki PKK/YPG mensuplarının Suriye hükümetinin çağrısına kulak vermesi gerektiğini belirterek, “Silahların bırakılması, terör yöntemleriyle bir sonuç alınamayacağının anlaşılması gerekmektedir” açıklamasında bulundu. Ayrıca, Türkiye’nin meşru müdafaası çerçevesinde Fırat’ın doğusundaki terör unsurlarına yönelik harekâtın devlet onuru olduğunu vurguladı.