EĞİTİM
AÖF'de bütünleme bekleyenlere kötü haber
Banar, kredili sistemde bütünleme sınavlarının yapılmasının imkansız olduğunu, yapılmayacağını belirtti.
İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Banar, yenisistemde bütünleme sınavlarının yapıldığında birçok kişinin mağdur olacağını belirterek, açık öğretim öğrencilerinin birçoğunun yeni sistemden memnun olduğuna dikkat çekti. Açık öğretim öğrencilerine yönelik senede 4 sınav yaptıklarını, bütünlemeler olduğu takdirde sınav sayısının 6'ya çıkacağını ve bu durumda da 12 ayın kendilerine yetmeyeceğini aktaran Banar, kredili sistemde bütünleme sınavlarının neden yapılmadığını şöyle ifade etti:
"Baktığınızda tüm bunlar için 2-2,5 aylık bir süreç gerekiyor. Şuanda bizim 4 sınavımız var, 8-10 ayımız böyle gitti. Bizim bir de kayıtlarımız var. Örneğin geçen sene yıllık sistemdeydik, bütünleme yaptık. Bütünlemeyi yaptık ondan sonra kayıt işlemlerini gerçekleştirdik. Bir bütünleme dediğiniz de bir hafta sonu değil, güz baharı olduğu için bize 2 hafta gerekiyor. Sınav sayısını 6'ya çıkarttığınız zaman bunun organizasyonu adına 12 ay size yetmiyor. Çok sıkıntılı, yani yapılması gerçekten imkansız bir iş. Hani yapılmaz, ama hayal edelim ki bunu yaptığınızda kayıt takviminin kasım, aralık aylarının ortasına gelmesi, sınavın ocak, şubat ayına gitmesi bahar dönemi kaydının mayıs ayına gitmesi, sınavın temmuz, ağustos aylarında yapılması ve sınav sürelerinin kısalması. Biz de şöyle bir şey var örneğin haziranda sınavı yapacağız, bizim çok hızlı bir şekilde çalışıp Haziran'ın 24'ünde diplomamızı vermemiz gerekiyor. Çünkü bizim öğrencimiz askere gidecek, KPSS sınavına girecek, terfiler var, yükseltmeler var, tayinler var ve bunların hepsi birer faktör. Siz sınavı haziranda değil de Temmuz'un 20'sinde yaparsanız bu sefer diplomalar sarkacak, bu sefer birçok mağduriyetlere sebep olacağız. Yani şuanda öğrencimizin çok büyük bir bölümü böyle bir sistemden mutlu."
"ÇALIŞAN ÖĞRENCİNİN ARTIK SİSTEMDE TAKILMA ŞANSI YOK"
Banar, yeni sistemin öğrenciler için bir fırsat olduğunu ve çalışan öğrencinin sistemde çok rahat başarıyı yakalayacağını anlatarak, "Nasıl bu başarı da arttı? Koşullu geçmeyle birlikte. Yani çalışan bir öğrencinin artık sistemde takılma şansı yok. Eskiden alttan 2-3 dersi olan öğrenci, üstten ders alamazdı. Bu şuanda kalktı. 1-3-4 barajı devam ediyor. Bu sınav organizasyonu için olmazsa olmaz bir kuraldır. Ama öğrencinin 'alttan dersim var, ben üstten ders alamayacağım' diye bir sıkıntısı yok. Ama bu sistem öğrenciyi çok rahatlatan, çalışan öğrencinin başarısını takdir eden bir sistemdir. Açık öğretim sistemini örgüne yaklaştıran bir sistemdir ve özellikle yatay geçişler için bir fırsattır. Eğer siz sistemde zorlayıp bütünlemeyi koyduğunuzda bu sefer bağıl değerlendirmeden vazgeçeceksiniz, çeşitli projeler geliştirilebilir. Ama en azından diyeceksiniz ki geçme notu CC'dir, CC'nin altı FF'dir koşullu kaldırmayı, çünkü öbür takdirde geçmişe yönelik not aktarımında uyarı tekrarlar değişecek. Bu teknik olarak çok mümkün olan bir şey değil. O zaman bu bağıl değerlendirme sistemini değiştirmemiz gerekiyor. Bu da öğrencinin büyük ölçüde mağduriyetine neden olacak" dedi.